Esas No: 2021/6699
Karar No: 2022/1796
Karar Tarihi: 16.02.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/6699 Esas 2022/1796 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında nitelikli hırsızlık suçu ile mahkumiyet kararı verilmiştir. Sanığın temyiz dilekçesinde askeri psikiyatri raporunun dosyada değerlendirilmesi talep edilmiştir ancak bu talep kabul edilmemiştir. Dosya kapsamına göre suça konu olan kilitli aracın çalınması eylemi TCK'nun 142/1-e maddesi uyarınca değerlendirilmiştir ve ceza değişmemiştir. Temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir ancak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve CMK'nın ilgili maddeleri gereğince zorunlu savunmanın ücretinin sanıklardan alınmasına hükmedilemeyeceği belirtilmiştir. Bu sebeple zorunlu savunman ücretinin sanıktan alınmasına dair karar bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: 5237 sayılı TCK'nın 32. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 150, 234 ve 239. maddeleri, 5320 sayılı Yasanın 13. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanığın hüküm verildikten sonra temyiz dilekçesinde askeri psikiyatri raporunun dosya kapsamında değerlendirilmesi talep ettiği ve dilekçe ekindeki Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Kurulu raporunda; sanığın ileri düzeyde antisosyal kişilik bozukluğu olduğu bu nedenle askerliğe elverişli olmadığına ilişkin tespitin 5237 sayılı TCK'nın 32. maddesi değerlendirilemeyeceğinden tebliğnamede hırsızlık suçundan verilen hükme yönelik bozma isteyen düşünceye iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına ve oluşa göre, sanık hakkında suça konu kilitli aracın çalınması eyleminin TCK’nun 142/1-b maddesi yerine aynı Kanun'un 142/1-e maddesinden uygulama yapılması, sonuç cezayı değiştirmediğinden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
T.C. Anayasası'nın 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK'nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunmanın ücretinin sanıklardan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretlerin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde zorunlu savunman ücretinin sanıktan alınmasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnamedeki gerekçeye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından ‘‘sanık hakkında hükmedilen müdafii ücreti 199,70- TL yargılama gideri” ile ilgili bölümün çıkarılması suretiyle,eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16/02/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.