Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3885
Karar No: 2018/882
Karar Tarihi: 25.01.2018

Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/3885 Esas 2018/882 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2017/3885 E.  ,  2018/882 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle öldürme
    Hüküm : CMK"nın 223/2-c maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat

    Taksirle öldürme suçundan sanıkların beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    ... Devlet Hastanesi Acil Servisinde görevli pratisyen hekim olan sanık ...’ın olay günü saat 23:00 sıralarında, “kasık bölgesinde şişlik ve sürekli ağlama” şikayeti nedeniyle... Doğum ve Çocuk Hastanesinden sevkle getirilen 35 günlük ...’a, sağ inguinal herni (kasık fıtığı) teşhisi koyup, kendisinden daha tecrübeli olan pratisyen hekim sanık ...’a danıştığı, sanık Dr. ...’ın herniyi redükte etmeye çalıştığı (fıtığı elle yerleştirme) ancak başaramadığı, bu sırada sanık Dr. ...’ın icapçı çocuk cerrahisi uzmanı ...’e telefon edip, durumu bildirerek önerilerini aldığı, Dr. ...’in “redüksiyonu tekrar denemelerini olmazsa geleceğini söylediği”, sanık Dr. ...’ın talimatı ve sanık Dr. ...’ın onayı ile hasta bebeğe 2.5 mgl rektal diazem uygulanmasını temyize gelmeyen sanık hemşire...’dan istedikleri, onun da uygulamayı gerçekleştirdiği, akabinde sanık Dr. ...’ın ikinci kez herniyi redükte etmeye çalıştığı, beyanlara göre başarılı olmasından sonra hasta bebeğin bir müddet gözlem altında tutulup, Dr. ...’in istemi üzerine ertesi gün bebeğin polikliniğe getirilmek üzere taburcu edildiği, ikinci kez müdahale edilmesinden itibaren sustuğu ve vücudunun gevşediği bildirilen bebeğin ertesi gün saat 08:30 sıralarında acil servise getirildiğinde öldüğünün tespit edildiği olayda; ATK 3. İhtisas Kurulundan alınan raporunda “bebeğin ölüm nedeninin belirlenemediğinin kayıtlı olduğu cihetle 18.1.2007 günü ... Devlet Hastanesi"nde yapılan işlemlerle bebeğin ölümü arasında illiyet olup olmadığı konusunda görüş bildirilemeyeceği, ancak yapılan tıbbi işlemlerin tıp kurallarına uygun olduğunun belirtildiği, Yüksek Sağlık Şurasının 05.08.2011 tarihli raporunda; “Dosyadaki bilgi, belge ve bulgular değerlendirildiğinde: pratisyen hekimler ... ve ..."ın hastaya sistemik muayene yapmadıklarından kusurlu oldukları, Çocuk Cerrahisi Uzmanı Op Dr. ...’in ise inguinal hernisi olan ve kendisine danışılan bebeğin redüksiyonunu pratisyen hekimlere bıraktığı ve hastaneye gelmediğinden dolayı kusurlu olduğu, hemşire ...’ın ise kendisine doktorlar tarafından verilen talimatları gerçekleştirdiğinden kusursuz olduğu” nun belirtildiği, mahkemenin 15.11.2011 tarihli ilk kararı ile Yüksek Sağlık Şurası raporuna itibarla,
    sanık ... hakkında beraat kararı verip, diğer sanıklar ... ve ... hakkında 85/1, 62. maddeai uyarınca erteli 1 yıl 8 ay hapis cezasına hükmedildiği, Dr. ... hakkında da suç duyurusunda bulunduğu, kararın sanıklar müdafiilerince temyizi üzerine Dairemizin 18.02.2014 tarih 2013/8644 esas, 2014/4016 karar sayılı ilamında özetle “... hakkında suç duyurusunda bulunulan Dr. ... hakkında dava açılmışsa birleştirilmesi, açılmamışsa dava açılmasının sağlanması ile dava dosyalarının birleştirilip, bebeğin cesedine uygulanan otopsi neticesinde tespit edilen patolojik bulguların açıklamasını, ölüm sebebini ve zamanını, teşhis ve tedavinin yerinde olup olmadığını ve sanıkların eylemleri ile ölüm arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığına ilişkin Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan rapor alınarak sanıkların hukuki durumlarının tespit ve tayini yerine, eksik inceleme sonucu sanıklar hakkında mahkumiyet hükümleri kurulması” gerekçesiyle mahkeme kararın bozulmasına karar verildiği, bozma ilamında Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan rapor alınmasının uygun olacağı belirtilmesine rağmen bozmayı etkisiz kılacak şekilde Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Dairesinden rapor alındığı, bahse konu raporda; “Tıbbi belgelerde travmatik lezyon tarif edilmediği, otopsisinde dış muayenede; travmatik lezyon tarif edilmediği, otopsisinde iç muayanede kafatasında kırık, kafa içi kanama, beyin kanması beyin doku harabiyeti, büyük damar iç organ yaralanması tarif edilmediğinden; bebeğin travmatik bir tesirle öldüğünün tıbbi delilleri bulunmadığı, Tıbbi belgelerde intoksikasyon bulgusu tarif edilmediği, otopsi sırasında alınan iç organ parçalarının Kimya İhtisas Dairesi’nde yapılan incelemesinde;” kanda alkol (...) ve CO (karbonmonoksit) bulunmadığı, kan ve iç organ parçalarında aranan uyutucu-uyuşturucu ve toksik maddelerden hiçbirinin bulunmadığı, kanın ... yöntemi ile yapılan analizinde "..." türevlerinin bulunamadığı” kayıtlı olduğundan; bebeğin zehirlenerek öldüğünün tıbbi delilleri bulunmadığı, Otopsi sırasında alınan parafine gömülmüş akciğer dokusunun ATK Morg İhtisas Dairesi’nde yapılan postmortem mikrobiyolojik inceleme de; “negatif bulgular” tespit edildiği dikkate alındığında; bebeğin ölümünün otopside tanısı konulamayan hastalık sonucu meydana gelmiş olduğu, kasık bölgesinde şişlik şikayeti ile ... Doğum ve Çocuk Hastanesi’ne götürülen bebeğin muayenesinin yapılarak tedavisi için ... Devlet Hastanesi Acil Servisi’ne gönderildiği acilde görevli Pratisyen Hekim ... tarafından bebeğin muayanesinin yapıldığı, radyolojik görüntülemesinin yapıldığı, fıtığı redükte etmeye çalıştığı, bu sırada Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr ... ile görüştüğü, önerileri alındığı, Pratisyen Hekim Dr ... tarafından fıtığın redükte edildiği bebeğin ertesi gün hastaneye kontrole gelmesi önerisi ile eve gönderildiği, otopsisinde de ince ve kalın bağırsaklar incelendiğinde; herhangi bir fıtıklaşma saptanmadığı, tüm bağırsaklar doğal renginde olup, lümenlerinde makroskopik patolojik özellik görülmediği” göz önüne alındığında; bebeğin muayenesinde, müdahalesinde görev alan hekimlere ve yardımcı sağlık personeline kusur atfedilemeyeceği”nin belirtildiği, ancak sanıklara kusur atfeden Yüksek Sağlık Şurası raporu ile kusur atfetmeyen Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Dairesi raporları arasındaki çelişkinin giderilmediği anlaşılmakla, Dairemizin daha önceki bozma ilamı doğrultusunda bebeğin cesedine uygulanan otopsi neticesinde tespit edilen patolojik bulguların açıklanması, ölüm sebebi ve zamanı, teşhis ve tedavinin yerinde olup olmadığı, sanıkların eylemleri ile ölüm arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı ve önceki raporlar arasındaki çelişkinin sebebi de ayrıntılarıyla açıklanmak üzere Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan rapor alındıktan sonra, sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi