Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Suça sürüklenen çocuklar hakkında kasten yaralama suçundan verilen cezanın miktarı itibariyle kesin olduğu anlaşılmış ise de; suça sürüklenen çocuklara atılı suçun yağma suçunu oluşturduğunun anlaşılması halinde, kasten yaralama ve hırsızlık eylemlerinin bir bütün olarak değerlendirilip, yalnız yağma suçundan karar verilmesi gerekeceğinden, 5237 sayılı TCK"nın 86/2. maddesi uyarınca kasten yaralama suçundan verilen kararın da temyizi kabil olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Suça sürüklenen çocukların duvar demirlerini çalmaya çalıştıkları sırada şikayetçinin hırsızlık eylemine engel olmak istemesi üzerine suça sürüklenen çocuklar tarafından yaralanması şeklindeki eylemlerinin, 5237 sayılı TCK"nın 148 ve devamı maddelerinde düzenlenen yağma suçunu oluşturup oluşturmadığını değerlendirme görevinin ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 25.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.