12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/19777 Karar No: 2012/37145
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/19777 Esas 2012/37145 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/19777 E. , 2012/37145 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 10. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 28/03/2012 NUMARASI : 2011/891-2012/332
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Borçlu vekili, ödeme emrine dair gönderilen tebligattaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, takibe konu senedin ödememe protestosuna ilişkin herhangi bir belge mevcut olmadığından alacaklının müvekkiline karşı icra takibi yapamayacağını belirterek takibin iptalini istemiş, Mahkemece taraflar arasında sulh sözleşmesine dayalı olarak borçlunun davasından feragat ettiğinden bahisle davanın reddine karar vermiştir. Mahkeme dışı yapılmış bir sulh, buna ait belge mahkemeye sunularak HMK.nın 154. maddesi çevresinde duruşma tutanağına geçirilmedikçe, usuli işlem niteliğini kazanamaz. Bu bağlamda somut olayda borçlu vekili tarafından sulh sözleşmesinin uygulanması alacaklı tarafın edimlerinin yerine getirilmesine bağlandığına göre ortada usulüne uygun yapılmış bir sulh sözleşmesinden bahsedilemez.Borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapıldığına göre, olayda İİK.nun 170/b maddesinin göndermesi ile aynı kanunun 71. maddesi uygulanır.İİK.nun 71/2 maddesi; “Borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse takibin iptal veya talikine her zaman İcra Mahkemesinden isteyebilir” hükmünü içermektedir. Somut olayda 22.02.2012 tarihli oturumda borçlu vekili tarafından takip konusu hak ve alacağın kalmadığını içerir 27.01.2012 tarihli ibraname Mahkemeye sunulmuş alacaklı vekili ibranameyi kabul ederek ibranameye göre karar verilmesini istemiştir. O halde davanın kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizidir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.