Tehdit - kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/6733 Esas 2018/5280 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet


KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A- Sanık hakkında tehdit suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, karar tarihi itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ...’nin tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
B- Sanığın kişilerin huzur ve sükununu bozma eylemine ilişkin temyiz incelemesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanığın savunmasında, mesajları müşteki ...’a çektiğini, ...42 11 nolu numaranın ...’e ait olduğunu bilmediğini ifade etmesi, içerikleri incelenen mesajların müşteki ...’a hitaben gönderildiğinin anlaşılması, müşteki ...’ın 13/06/2012 tarihli Cumhuriyet Başsavcılığı’ndaki ifadesinde ...42 11 numaralı hattı kullandığını beyan etmesi ve bu numaranın müşteki ...’ın üzerine kayıtlı olduğunun anlaşılması karşısında, sanığın müşteki ... Yıldız’a yönelik herhangi bir eyleminin bulunmadığı gözetilmeden hatalı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Sanığın savunmalarında, işlettiği markete ilişkin muhasebe kayıtlarını tutan müştekinin beyannameleri geç vermesi nedeniyle hakkında ceza kesildiğini, borcunu ödeyerek başka bir muhasebeciyle çalışmak istediğini belirttiğinde de müştekinin, dükkanına ait defterlerini vermediğini ifade etmesi ayrıca sanık tarafından Antalya Serbest Mali Müşavirler Odasına şikayette bulunulması üzerine soruşturma açıldığının anlaşılması karşısında, bu soruşturma akıbetinin araştırılıp, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
b) Hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi karşısında, TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmolunamayacağının gözetilmemesi,
c) Sanığın fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları olumlu değerlendirilerek hakkında takdiri indirim uygulanmasına karşın, adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının suç tarihi itibariyle CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına engel teşkil etmemesi karşısında, ""dosya arasına alınan ilamına göre tekrar suç işlemeyeceği kanaati oluşmadığından"" şeklindeki kanuna uygun olmayan gerekçeyle, çelişkili bir şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ...nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/04/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.