Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3244
Karar No: 2017/8310

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/3244 Esas 2017/8310 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/3244 E.  ,  2017/8310 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    ... köyü, 943 parsel sayılı 2675,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, yörede yapılan genel arazi kadastrosu sırasında mera niteliğiyle sınırlandırılmış, yapılan bu tesbite Orman Yönetiminin itirazı üzerine, ... Tapulama Mahkemesinin 04.06.1985 tarih 1980/215 E. - 1985/333 K. sayılı kararıyla taşınmazın orman olarak tapulama dışına bırakılmasına karar verilmiştir.
    Davacı Orman Yönetimi vekili, 02.06.2011 havale tarihli dilekçesiyle, ... ilçesi, ... köyü 943 parsel sayılı taşınmazın mera, yaylak, kışlak, otlak ve çayır niteliğiyle sınırlandırıldığını, ancak; taşınmazın kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde bulunduğu iddiasıyla, 4342 sayılı Kanun uygulaması ile kesinleşmiş Devlet ormanı üzerine ihdas edilen mera, yaylak, kışlak, otlak ve çayır tespitlerinin iptali ile taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tescili istemleriyle dava açmıştır.
    Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu ... köyü, 493 (943) parsel sayılı taşınmazın mera kadastro tespit komisyonu tarafından 4342 sayılı Kanun kapsamında orman sınırları dışına çıkarılarak mera olarak tespit ve tescil işleminin iptali ile 493 (943) parsel sayılı taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 11/4. maddesi gereğince orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 20.05.2013 tarih ve 2012/10860 E. - 2013/5856 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında: ""...Mahkemece, verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki, 4342 sayılı Mera Kanununun 13/5. maddesinde "komisyon kararlarına karşı 30 günlük askı ilân süresi ve tebligatı gerektiren hallerde tebliğden itibaren 30 günlük süre içinde asliye hukuk mahkemesine, kadastro yapılan yerlerde ise, kadastro mahkemesine dava açılabilir" hükmü bulunduğundan, kanunun öngördüğü temel ilke, mera komisyonlarının tesbit, tahdit ve tahsis kararlarına karşı açılacak davalara bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğudur. Maddede belirtilen "kadastro yapılan yerlerde" tümcesinin Mera Kanununun 7/2 ve 3. fıkralarında anılan biçimde bir mera tespit ve tahdit işlemi yapılarak o taşınmaz hakkında genel arazi kadastro tutanağı düzenlenip askı ilâmına çıkartılması halinin, kanundaki "kadastro yapılan yerler" kavramı içinde düşünülerek, işte bu halde, askı ilân süresi içinde açılacak davalara bakma görevinin kadastro mahkemesine ait olduğunu kabul etmek gerekir. Mera Kanunun 7. maddesinin 2. fıkrasındaki (3402 sayılı Kadastro Kanunu uyarınca programa alınan yerler, çalışmaların başlamasından en az 4 ay önce Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce, Bakanlığa bildirilir. Bu süre içinde ilgili komisyonlar tarafından mera, yaylak ve kışlakların tespit ve tahdidi yapılarak, durum Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne intikal ettirilir) hükmü ile aynı maddenin 3. fıkrasındaki (komisyonlar, yukarıda belirlenen süre içinde mera tespit ve tahdit işlemlerini yapmadığı takdirde, bu işlemler 3402 sayılı Kadastro Kanunu hükümlerine göre kadastro komisyonlarınca gerçekleştirilir) hükmü karşısında, mera komisyonu tarafından tespit ve tahdidi yapılarak Tapu Kadastro Genel Müdürlüğüne intikal ettirilen, ya da kanunda öngörülen sürede komisyonca tespit ve tahdidin yapılmaması nedeniyle bu işlemlerin
    arazi kadastro ekiplerince yapılarak kadastro tutanağı düzenlenen taşınmazlar hakkında 3402 sayılı Kanunun 11/1. maddesi uyarınca 30 günlük askı ilân süresi içinde açılan davalara bakma görevinin kadastro mahkemelerine ait olacağı, bunun dışında yani daha önce hiç kadastro yapılmayan, ya da genel arazi kadastro işlemi önceki yıllarda yapılıp kesinleşen yerlerde mera komisyonunun yaptığı tespit, tahdit ve tahsis kararlarının, mera komisyonu tarafından Mera Kanunun 13/4. maddesi gereğince yaptığı ilân ya da tebliğ üzerine 30 günlük süre içinde açılacak davalar Mera Kanununun 13/5. maddesi hükümlerine göre asliye hukuk mahkemesine aittir.
    Somut olayda; dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 4342 sayılı Mera Kanunu uyarınca il mera komisyonu tarafından mera tespit ve tahdit çalışmaları yapılmıştır. Dava, mera komisyonu tespit ve tahdit kararının iptali istemiyle 30 günlük askı ilânı süresi içinde açılmışsa da, mera komisyon kararının askı ilânından önce çekişmeli taşınmazın bulunduğu köyde genel arazi kadastrosu yapılıp çekişmeli taşınmaz hakkındaki kadastro tespit tutanağı kesinleşmiştir. İl Mera Komisyonunca yapılan bu işlemlere karşı yapılan itirazların inceleme ve sonuca bağlanması 4342 sayılı Mera Kanunun 13. maddesi gereğince genel mahkemelerin görevi içindedir.
    Görev, kamu düzenine ilişkin olup istek olmasa bile yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi zorunludur. Hal böyle olunca; mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır..."" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyularak görevsizlik kararı ile dosya görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne dava konusu ... köyü, 943 parsel sayılı taşınmazın Mera Kadastro Tespit Komisyonu tarafından 4342 sayılı Kanun kapsamında orman sınırları dışına çıkarılarak mera olarak tespit ve tescil işleminin iptali ile 943 parsel sayılı taşınmazın devlet ormanı niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş hüküm davalı Hazine ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kalan mera vasıflı taşınmazın orman vasfıyla tapuya tescili istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 21.05.1986 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
    6100 sayılı HMK"nın 50. maddesinde medenî haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanın davada taraf ehliyetine de sahip olacağı, 51. maddesinde dava ehliyetinin medenî hakları kullanma ehliyetine göre belirleneceği, 114/d maddesinde ise taraf ve dava ehliyetinin dava şartlarından olduğu ve 115. madde uyarınca da mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı belirtilmektedir.
    4721 sayılı TMK"nın 47, 48, 49 ve 50. maddelerinde de tüzel kişiliğin kazanılması, hak ehliyeti ile fiil ehliyeti ve bunun kullanılmasına ilişkin hükümler yer almaktadır.
    442 sayılı Köy Kanununun 37/7 maddesi uyarınca da köy tüzel kişiliği adına dava açmak ve açılan davayı takip yetkisi köy muhtarına aittir. Köy muhtarının hukukî bir engelinin çıkması durumunda bu yetki aynı Kanunun 33/b maddesine göre köy derneğinin seçeceği temsilciye tanınmıştır.
    Ancak, On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair 6360 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince;
    1) ... illerinde, sınırları il mülki sınırları olmak üzere aynı adla büyükşehir belediyesi kurulmuş ve bu illerin il belediyeleri büyükşehir belediyesine dönüştürülmüştür.
    2) ... Büyükşehir Belediyelerinin sınırları il mülkî sınırlarıdır.
    3) Birinci ve ikinci fıkrada sayılan illere bağlı ilçelerin mülkî sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır.
    Aynı Kanunun Geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrasında; "1. maddeye göre tüzel kişiliği kaldırılan belediye ve köylerin mahkemelerde süren davalarında katıldıkları ilçe belediyesi taraf olur" hükmü yer almaktadır.
    Bu hüküm Kanunun "Yürürlük" başlıklı 36. maddesi uyarınca ilk mahalli idareler genel seçiminin yapıldığı 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
    Somut olaya gelince; davalı köyün 6360 sayılı Kanunun yukarıda belirtilen hükümleri gereğince tüzel kişiliği kaldırılarak mahalle olarak belediyeye katılması nedeniyle görülmekte olan davada taraf sıfatı kalmamıştır. Hal böyle olunca, mahkemece; 6360 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası gereğince, davalı köyün bağlı bulunduğu İlçe Belediye Başkanlığı yanısıra Büyükşehir Belediye Başkanlığının davaya katılımları sağlanarak taraf teşkili oluşturulmalı, delilleri toplanmalı, ondan sonra davanın esası hakkında bir karar verilmelidir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle usul ve yasaya aykırı hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine ve ... vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 24/10/2017 günü oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi