Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3172
Karar No: 2019/10372

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/3172 Esas 2019/10372 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2017/3172 E.  ,  2019/10372 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Karşıyaka 1. İş Mahkemesi

    Dava, itibari hizmet süresinin tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı işveren ve feri müdahil Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı işveren vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I- İSTEM:
    Davalı şirkete ait işyerindeki çalışmaların, itibari hizmet süresinden yararlanmayı gerektirir koşullarda geçtiğinin tespitine karar verilmesi talep edilmiştir.
    II- CEVAP:
    Davalı şirket vekili, davanın hakdüşürücü süre geçtikten sonra açıldığını; işyerinin, 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesindeki koşullara sahip olmadığını; basın iş kolunda olmayan ve maddenin aradığı etkenlere maruziyetin bulunmadığı işyeri ortamındaki çalışmaya ilişkin istemin reddi gereğini savunmuştur.
    SGK Başkanlığı vekili, basım ve gazetecilik işyerinde geçen çalışmaya dayalı talep yönünden, gerekli belgelerle dava öncesi başvuru bulunmadığı, 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesi koşullarının davacı yönünden gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddi gereğini savunmuştur.
    III- MAHKEME KARARI:
    A- İLK DERECE MAHKEME KARARI
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, "... ss numaralı davacı ...’ın ... numaralı ... İzmir Gravür Baskı Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye ait basım işyerindeki çalışmasının 506 sayılı Yasaya 2098 sayılı Yasanın Ek 1. maddesi ile eklenen Ek 5/II.ci madde hükmüne bulunan bulunduğu anlaşılan davacının, bu işyerinde 13/07/1995 tarihinden bu yana 1A olarak diğer davalı kuruma bildirilen sigorta primi ödenmiş toplam 4578 günlük fiili çalışma süresinin bulunduğu ve 4578 x 0,25 = 1144 gün itibari hizmet süresi bulunduğunun tespiti ile bu sürenin salt sigortalılık süresine eklenmesine, " karar verilmiştir.
    İSTİNAF SEBEPLERİ:
    Davalı Şirket vekili, davanın hakdüşürücü süre geçtikten sonra açıldığını; işyerinin çalışma ortamında maruz kalınan etkenler yönünden, 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesindeki koşullara sahip olmadığını; Karşıyaka 1. İş Mahkemesi 2012/200 E., 2013/446 K. sayılı kararının kesinleşme tarihinedek kağıt iş kolunda faaliyet gösteren firmanın bu dönemde itibari hizmet süresinden yararlanmayı gerektirir koşullarda bildirim yapmasının mümkün olmadığını; işyeri ortamında 506 sayılı Yasanın Ek 5. Maddesinde sayılan etkenlere maruz kalınmadığını beyanla, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    SGK Başkanlığı vekili, 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesi koşullarının davacı yönünden gerçekleşmediğini beyanla, ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    B- BAM KARARI
    Karşıyaka 1. İş Mahkemesi"nin 2012/200 E., 2013/446 K. sayılı, "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı"nın 11.10.2012 tarih ve 28438 sayılı resmi gazetede yayımlanan ve davalı ... İzmir Gravür Baskı işyerinde yapılan işlerin niteliği itibariyle iş kolları tüzüğünün 9 sıra numaralı "kağıt" iş koluna girdiğine ilişkin tespit kararının iptali ile; ... İzmir Gravür Baskı işyerinde yapılan işlerin niteliği itibariyle iş kolları tüzüğünün 10. sıra numarasında belirlenen "basın ve yayın" iş koluna girdiğinin TESPİTİNE," yönelik kararının, Yargıtay 22. Hukuk Dairesi"nin 2014/8184 E., 2014/7045 K. sayılı ilamıyla onanmak suretiyle kesinleştiği; davacının çalışmasının, itibari hizmet süresinden yararlanmayı gerektirir koşullarda geçip geçmediğinin tespiti amacıyla, bilirkişi kurulu katılımıyla işyerinde keşif yapılarak tarafların bildirdiği tanıklar da dinlenip; bilirkişi kurulundan, konuya ilişkin yargısal denetime elverişli irdeleme içeren rapor alındığı; hükme dayanak alınan rapor içeriğinde, dava konusu uyuşmazlık yönünden; işyerinin kapsamı, çalışma düzeni ve koşulları ile bölümleri ve bu bölümlerin taşıdıkları özellikler, hangi bölümlerdeki çalışmalarda söz konusu yasal düzenlemede sayılan fiziksel dış etkenlere maruz kalındığı ve buna bağlı olarak itibari hizmet süresinden yararlanmayı gerektirir işlerden olup olmadığı yönlerinin teknik özellikleri ortaya konularak belirlendiği; bu kapsamda, matbaa işyeri sınıfında değerlendirilmesi gereken davalıya ait işyerinin üretim bölümündeki baskı makinelerinde, solvent, asetat ve alkol türevlerine ilişkin kimyasallar kullanıldığı; gün ışığı yetersiz olduğu için yapay ışık altında çalışıldığı ve gürültü düzeyinin yüksek olduğu tespitlerine yer verildiği kalite kontrol bölümünde kalite kontrol ve güvence teknisyeni olarak çalışan davacının da aynı ortamda ve bu etkenlere maruz kalarak çalıştığının belirlendiği; işveren tarafından 2007-2008 yıllarında üretim bölümünde çalışan bir kısım işçilerin itibari hizmet süresinden yararlandırılmasına ilişkin kısmi bildirim yapıldığı da gözetilerek; sıralanan maddi ve hukuki olgular ışığında 506 sayılı Yasanın ek 5. maddesini yürürlükten kaldıran 5510 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihine kadarki döneme ilişkin isteminin kabul edilmesi gerektiği ve 5510 sayılı Yasanın Geçici 7/2 maddesindeki "...17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun ek 5 inci maddesinde sayılan itibari hizmet süresi kapsamında yer alıp bu Kanunun 40 ıncı maddesinde sayılmayan işlerde bu Kanunun yürürlük tarihinden önce geçen çalışma sürelerinin bu maddenin birinci fıkrası kapsamında değerlendirilmesinde 3600 gün prim ödeme şartı aranmaz." düzenlemesi dikkate alınarak; istinaf kanun yoluna başvuran davalı Şirket ve SGK Başkanlığı vekilinin dilekçelerinde yer verdikleri itirazların, sıralanan gerekçeler ışığında yerinde olmadığı; ayrıca, kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından; davalı Şirket vekili ile SGK Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir
    IV- TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı şirket vekili, davanın hakdüşürücü süre geçtikten sonra açıldığını; işyerinin çalışma ortamında maruz kalınan etkenler yönünden, 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesindeki koşullara sahip olmadığını; Karşıyaka 1. İş Mahkemesi 2012/200 E., 2013/446 K. sayılı kararının kesinleşme tarihinedek kağıt iş kolunda faaliyet gösteren firmanın bu dönemde itibari hizmet süresinden yararlanmayı gerektirir koşullarda bildirim yapmasının mümkün olmadığını; işyeri ortamında 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesinde sayılan etkenlere maruz kalınmadığını beyanla, kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V- İLGİLİ HUKUK KURALLARI :
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/2. fıkrasında, “Diğer Kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” şeklinde düzenleme gözetildiğinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun"u dışındaki Kanunlar ile de dava şartı düzenlenebileceği anlaşılmaktadır.
    11.09.2014 tarihli Mükerrer Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64"üncü maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7"nci maddesine üçüncü fıkra olarak “31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat edilmesi zorunludur. Diğer Kanunlarda öngörülen süreler saklı kalmak kaydıyla yapılan müracaata altmış gün içinde Kurumca cevap verilmezse talep reddedilmiş sayılır. Kuruma karşı dava açılabilmesi için taleplerin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması şarttır. Kuruma başvuruda geçirilecek süre zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmaz.” hükmü eklenmiştir.
    Dava şartları, mahkemenin davanın esası hakkında yargılamanın devamı için gerekli olan şartlardır. Diğer bir anlatımla; dava şartları, dava açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. HMK’nın 115/2. maddesindeki kurala göre, “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.” düzenleme gereğince, dava, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedilmelidir.
    VI- ESASIN İNCELENMESİ :
    Eldeki dava 08.12.2015 tarihinde, 6552 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra açılmıştır. Davacı, itibari hizmet süresinin tespitini istemiştir. Mahkemece, davanın esasına girilerek, davanın reddine karar verilmiştir.
    Yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında, 11.09.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64. maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine 3. fıkra olarak eklenen düzenleme gereği, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumu"na müracaatın olması ve Kurum"ca müracaata konu istemin zımnen ya da açıkça reddedilmesi gerektiği dava şartı olarak düzenlenmiş olup, eldeki davada, davacı tarafından 5521 sayılı Kanunun 7/3 maddesine uygun bir şekilde, davaya konu istem hakkında, Sosyal Güvenlik Kurumu"na müracaat ve Kurum tarafından bu müracaata konu istemin reddine ilişkin bir işlem veya eylem bulunmadığı görülmekle, Mahkemece, dava açmadan önce kuruma başvuru yok ise 6100 sayılı HMK."nın 115/2. maddesi uyarınca, 6552 sayılı Kanunun 64. maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine üçüncü fıkra olarak eklenen düzenleme doğrultusunda, dava, dava şartı yokluğundan usulden reddedilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı işveren vekili bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin BAM’a gönderilmesine, temyiz harcının istem halinde davalıya iadesine, oybirliğiyle 26.12.2019 gününde karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi