19. Hukuk Dairesi 2014/16186 E. , 2015/3517 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının 25.250,84 TL tutarlı icra takibi yaptığını, ancak 4.519,40 TL bedelli iade faturasının dikkate alınmadığı gibi her bir fatura yönünden faiz uygulanmasının da doğru olmadığını, icra dosyası borcu için davalıya haricen ödeme yapıldığı belirtilerek, fazla ödenen 8.200,55 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının fazla ödeme iddiasının doğru olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlara göre, davacı tarafından davalıya gönderilen iade faturasının davalı defterinde kayıtlı olduğu, bu nedenle takibe konu asıl alacak tutarının 19.383,29 TL olması gerekirken 23.902,69 TL olduğu, davacı tarafından davalıya yapılan harici ödemeler de dikkate alındığında davacının icra dosyasına 4.663,47 TL fazla ödeme yaptığının anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 4.663,47 TL"nin 18.10.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacı taraf, icra takibi sonrasında yaptığı fazla ödemenin iadesi isteminde bulunmuştur. Takip konusu asıl alacak yönünden davacı tarafından davalıya gönderilen ve davalı taraf defterlerinde de kayıtlı olan iade faturası bedelinin asıl alacaktan mahsubu ile asıl alacağın belirlenmesi yönteminde bir usulsüzlük yoktur. Ne var ki diğer alacak yönünden takip tarihinde sonra yapılan ödemenin mahsubunda, BK"nun 84. maddesi hükmü uyarınca, faiz ve masrafları ödemede geciken borçlunun, yaptığı kısmi ödemenin alacaklı tarafından öncelikle faize ve masraflara mahsup edilebileceği hükmü uygulanmalıdır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, borçlunun farklı tarihlerde yaptığı ödemelerin BK. nun 84. maddesi dikkate alınmadan mahsubunun yapıldığı, ayrıca bilirkişinin takip masrafları yönünden bir değerlendirme yapmadığı görülmüştür. Rapor bu hali ile hüküm kurmaya elverişli değildir. O halde, mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda ve BK"nun 84. maddesi hükmü dikkate alınmak suretiyle konusunda uzman bir bilirkişiden yeniden rapor alınarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, hatalı bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.