10. Ceza Dairesi 2018/5023 E. , 2018/7242 K.
"İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığı"nın, 02/10/2018 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki kamu davasının durmasına dair İstanbul Anadolu 50. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 25/11/2015 tarihli ve 2015/664 esas, 2015/1001 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 11/10/2018 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli hakkında, 27/08/2014 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı 13/10/2014 tarihinde TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, bu kararın 27/10/2014 tarihinde şüphelinin kendisine tebliğ edildiği,
2- Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce de şüpheliye tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlaması için uyarılı ilk başvuru davetiyesi tebliğ edildiği, şüphelinin 19/11/2014 tarihinde kuruma müracaat ederek tedbirin infazına başladığı, ancak erteleme süresi zarfında 26/05/2015 tarihinde tekrar kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği iddiası ile hakkında soruşturma başlatıldığı,
3- Bunun üzerine şüpheli hakkında TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi gereğince erteleme kararı kaldırılarak 26/10/2015 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı,
4- Yapılan yargılama sonucunda, İstanbul Anadolu 50. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 25/11/2015 tarihli ve 2015/664 esas, 2015/1001 sayılı kararı ile "...dosya kapsamı itibariyle sanığın kamu davasının erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi durumu mevcut olmadığı..." gerekçesiyle, “kamu davasının durmasına” ve “dava açılmasının ertelenmesi kararının devamı için dosyanın C. Başsavcılığı"na iadesine,” karar verildiği, kararın yasa yoluna başvurulmadan kesinleştiği,
5- Ancak bu şekilde durma kararı verilmesini müteakip, Cumhuriyet Başsavcılığınca yargılama şartının gerçekleşmiş olduğu gerekçesi ile 11/02/2016 tarihli ikinci iddianame düzenlenerek dosyanın mahkemesine gönderildiği,
6- Mahkemece dosya yeni bir esasa kaydedilerek yargılamaya devam edildiği ancak İstanbul Anadolu 50. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 14/02/2018 tarihli ve 2016/123 esas, 2018/87 sayılı kararı ile “… daha önce verilmiş durma kararından sonra davaya devam edilmesini gerektirecek yeni bir durum oluşmadığı…” gerekçesi ile tekrar “kamu davasının durmasına” ve “dava açılmasının ertelenmesi kararının devamı için dosyanın C. Başsavcılığı"na iadesine,” karar verildiği, kararın yasa yoluna başvurulmadan kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre, sanığın denetim yükümlülüğünü ihlal etmekte ısrar ettiğinden ziyade atılı suçu tekrar işlediğinden dolayı iddianame tanzim edildiğinin anlaşılması karşısında, 5271 sayılı Kanun"un 191/4. maddesinde yer alan,“Kişinin, erteleme süresi zarfında; a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, hâlinde, hakkında kamu davası açılır.” şeklindeki düzenlemeye nazaran, yargılamaya devam olunarak esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde durma kararı verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, İstanbul Anadolu 50. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 25/11/2015 tarihli ve 2015/664 esas, 2015/1001 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (b) ve (c) bendlerinde, "Kişinin, erteleme süresi zarfında; … Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması; Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, hâlinde, hakkında kamu davası açılır." hükmüne yer verilmiştir.
Kamu davasının açılması için aranan "ısrar şartı" TCK"nın 191/4- (a) maddesine giren durumlarda söz konusu olup Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce infaz edilen denetimli serbestlik ve tedavi tedbirlerinin gerektirdiği yükümlülüklere, yapılan çağrılara, plan ve programlara uyup uymamakla ilgilidir. Aynı maddenin 4. fıkrasının (b) ve (c) bentlerinde yazılı doğrudan soruşturmayı gerektiren suç teşkil eden fiiller ısrarın kapsamı dışındadır. Bu suçlar haber alındığında, kamu davası açılması ertelenen suçla birlikte soruşturularak, yeterli delil elde edildiğinde, bu suç ihlal nedeni sayılıp, açılması ertelenmiş olan kamu davasının açılması gerekir.
Somut olayda şüpheli hakkındaki kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının 27/10/2014 tarihinde tebliğ edildiği, şüphelinin hiçbir aşamada kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına itiraz etmediği, ayrıca 19/11/2014 tarihinde kuruma müracaat ederek tedbirin infazına başladığı, ancak erteleme süresi zarfında 26/05/2015 tarihinde tekrar kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği iddiası ile hakkında soruşturma başlatıldığı, bu durumda TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (b) ve (c) bendleri uyarınca kamu davası açılma koşulları oluştuğu anlaşıldığından, yargılamaya devam olunarak her iki suça ilişkin deliller değerlendirilip esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken, bu konudaki yasal düzenlemeye açıkça aykırı bir gerekçe ile durma kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerindedir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre; kamu davasının durmasına dair İstanbul Anadolu 50. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 25/11/2015 tarihli ve 2015/664 esas, 2015/1001 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 22.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.