
Esas No: 2018/6429
Karar No: 2018/14868
Karar Tarihi: 25.10.2018
Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/6429 Esas 2018/14868 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
KANUN YARARINA BOZMA
Hırsızlık suçundan şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda Saruhanlı Cumhuriyet Başsavcılığının 18/05/2017 tarihli ve 2016/1767 soruşturma, 2017/687 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Manisa 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 12/10/2017 tarihli ve 2017/3317 değişik iş sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 12.07.2017 gün ve 94660652-105-45-2899-2018-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 27.09.2018 gün ve 2018/76315 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda, müştekinin ... ili, ... ilçesi, ... parsel nolu, zeytinli tarla niteliğindeki taşınmazın muris ...’tan müşteki ..., şüpheliler ve bir kısım mirasçılara intikal ettiğini, mirasçıların anılan araziyi aralarında paylaştıklarını, şüphelilerin de mirasa konu arazide hak sahibi olduklarını ancak şüphelilerin kendisine ayrılan zeytinlikten de zeytinleri topladıkalrı iddiası ile şikâyetçi olması üzerine müştekinin zeytinlerinin hırsızlandığına dair yeterli delile ulaşılamadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmişse de, anılan taşınmazın başında uzman bilirkişiler marifetiyle keşif yapılarak mirasçıların beyanları da alınmak suretiyle mirasçılar arasında yapılmış sözlü paylaşma sözleşmesi (varsa yazılı taksim sözleşmesi de getirtilerek) uyarınca kroki çizdirilerek hırsızlığa konu zeytinliklerin kime ait arazide kaldığının belirlenmesi, taşınmazın mahalinde olayı gören tanık veya tanıkların araştırılması, müştekinin dilekçesinde belirttiği tanığın da varsa diğer tanıklarla beraber anılan taşınmaz başında dinlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Dosya kapsamına göre, müştekinin ... İli, ... İlçesi, ... parsel nolu, zeytinli tarla niteliğindeki taşınmazın muris ...’tan müşteki ..., şüpheliler ve bir kısım mirasçılara intikal ettiğini, mirasçıların anılan araziyi aralarında paylaştıklarını, şüphelilerin de mirasa konu arazide hak sahibi olduklarını ancak şüphelilerin kendisine ayrılan zeytinlikten de zeytinleri topladıkları iddiası ile şikâyetçi olması üzerine müştekinin zeytinlerinin hırsızlandığına dair yeterli delile ulaşılamadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmişse de, anılan taşınmazın başında uzman bilirkişiler marifetiyle keşif yapılarak mirasçıların beyanları da alınmak suretiyle mirasçılar arasında yapılmış sözlü paylaşma sözleşmesi (varsa yazılı taksim sözleşmesi de getirtilerek) uyarınca kroki çizdirilerek hırsızlığa konu zeytinliklerin kime ait arazide kaldığının belirlenmesi, taşınmazın mahallinde olayı gören tanık veya tanıkların araştırılması, müştekinin dilekçesinde belirttiği tanığın da varsa diğer tanıklarla beraber anılan taşınmaz başında dinlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden KABULÜ ile Manisa 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 12/10/2017 tarihli ve 2017/3317 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 25/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.