17. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/2174 Karar No: 2018/2609 Karar Tarihi: 15.03.2018
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/2174 Esas 2018/2609 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2017/2174 E. , 2018/2609 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili; müvekkili şirkete kasko sigortalı ... plaka sayılı aracın davalı kurumun çalışma yaptığı noktada hasara uğradığını, araç üzerinde eksper incelemeleri neticesi 50.390,00 TL üzerinden pert işleminin yapıldığını, sigortalıya 02/11/2012 tarihinde ödenen 21.885,00 TL tazminat alacağının fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; yetki itirazında bulunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; bilirkişi raporunda belirlenen değerden %40 tenkisat yapılarak 17.508,00 TL"nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan hasar bedelini ödeyen kasko şirketinin rücuen tahsili istemine ilişkindir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz tirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Somut olayda; ekspertiz raporunda dava konusu aracın rayiç değeri 48.500,00 TL, sovtaj bedeli 16.750,00 TL olarak belirlenmiştir. Mahkemece hükme esas alınan 02/11/2015 tarihli makine mühendisi bilirkişi raporunda aracın rayiç değeri 42.700,00 TL, sovtaj bedeli 13.520,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Ekspertiz raporu ile mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmesi doğru değildir. Bu durumda mahkemece, alanında uzman bilirkişiden çelişkilerin giderilmesi yönünde ayrıntılı, gerekçeli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı vekilinin sair temyiz itirazının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK"nun 428.maddesi gereğince taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine, 15.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.