Esas No: 2021/7195
Karar No: 2022/1984
Karar Tarihi: 21.02.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/7195 Esas 2022/1984 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesinde görülen bir davada, sanıkların nitelikli hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyetine hükmedilmiştir. Mala zarar verme suçuna yönelik adli para cezası üç bin liraya kadar olduğu için, kesin nitelikte olması ve temyiz kabiliyetinin bulunmaması nedeniyle, sanıkların bu yönde yapılan temyiz itirazları reddedilmiştir. Ancak, nitelikli hırsızlık suçlarına yönelik temyiz itirazları değerlendirildiğinde, sanıkların savunma haklarının kısıtlanması ve zorunlu müdafi atanmaması gibi nedenlerle hüküm bozulmuştur. Bozma kararının sebepleri detaylı bir şekilde kanun maddeleri açıklanarak belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 6217 sayılı Kanunun 26. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun geçici 2. maddesi (mala zarar verme suçuna yönelik adli para cezasının kesin nitelikte ve temyiz kabiliyetinin bulunmaması)
- 5271 sayılı CMK’nın 150/3 ve 196/2. maddeleri (zorunlu müdafi atanması gerekliliği, sorgu yapılması için gerekli durumlar)
- 5237 sayılı TCK'nın 142/2-h, 143/1. maddeleri (nitelikli hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan hükmolunan doğrudan adli para cezasının miktarları bakımından, 14/04/2011 tarih ve 27905 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 26. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun geçici 2. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, üç bin liraya kadar olan mahkumiyet hükümlerinin kesin nitelikte olması ve temyiz kabiliyetinin de bulunmaması nedeniyle sanıkların temyiz itirazlarının, CMUK'un 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Nitelikli hırsızlık suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:
1- 28.06.2014 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 62. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK'nın 142/2-h, 143/1. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırı dikkate alınarak 5271 sayılı CMK’nın 150/3 ve 196/2. maddeleri uyarınca sanıklara zorunlu müdafi atanması gerektiği gözetilmemesi;
2- Başka suçtan farklı yargı çevresindeki Gümüşhane E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olduğu anlaşılan sanık ...’a duruşmadan vareste tutulma hakkının hatırlatılmadığı ve vareste tutulma talebi de bulunmadığı halde hükmün açıklandığı 21.04.2016 tarihli son oturumda hazır bulundurulmadan hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
3- Yargılamanın yapıldığı esas mahkemesince sorgusu yapılmamış olan sanığın alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar hariç olmak üzere istinabe suretiyle sorguya çekilebilir. Yakalama emri üzerine de olsa yargılamasının yapıldığı istinabe mahkemesince sorgusundan önce sanığa ifadesini esas mahkemesi huzurunda vermek isteyip istemediğinin sorulması zorunludur. İnceleme konusu dosyada, sanık ...’in ... 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yakalama kararı uyarınca yapılan 12.03.2016 tarihli sorgusundan önce ifadesini yargılamanın yapıldığı esas mahkemesi huzurunda vermek isteyip istemediği sorulmadan, 5271 sayılı CMK'nın 196/2. maddesine aykırı şekilde yapılan sorgusu esas alınmak suretiyle, hakkında hükümlülük kararı verilerek savunma hakkının kısıtlanması; suretiyle, 5271 sayılı CMK'nın 196 ve 289/1-h maddelerine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ...’in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 21.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.