Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13456
Karar No: 2021/2987
Karar Tarihi: 23.03.2021

2863 sayılı Kanuna aykırılık - imar kirliliğine neden olmak - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13456 Esas 2021/2987 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2019/13456 E.  ,  2021/2987 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık, imar kirliliğine neden olmak
    Hüküm : TCK’nın 44. maddesi delaletiyle,
    2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK’nın 62/1, 52, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet

    2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü.
    Suç tarihinin gerekçeli karar başlığında “18/06/2014” olarak belirtilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışı olarak değerlendirilmiştir.
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Mahkemece ... adına, duruşma gün ve saaatini bildirir davetiyenin tebliğ edildiği, ... adına hazine vekilinin 27/01/2015 havale tarihli dilekçe ile davaya katılma talebinde bulunduğu halde, adı geçen kurumun katılan olarak kabulüne yönelik bir karar verilmediği anlaşılmakla birlikte, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 21/11/2006 tarihli, 2006/2-249-247 sayılı, 15/07/2008 tarihli, 2008/9-95-195 sayılı ve 19/10/2010 tarihli, 2010/9-149-105 sayılı kararlarında belirtildiği üzere, ilk derece mahkemesinde ileri sürülüp karara bağlanmayan katılma isteklerinin, temyiz incelemesi sırasında herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasını gerektirmiyorsa, karara bağlanması mümkün olduğundan, Kültür ve Turizm Bakanlığının suçtan zarar görmesi ve bu hususta herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasına gerek bulunmaması nedeniyle, 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca, açılan davaya katılan olarak kabulüne karar verilerek yapılan incelemede;
    Sanık hakkında II. Derece arkeolojik sit alanında yer alan Hatay ili Antakya ilçesi Küçükdalyan Beldesi, 1583 nolu parselde kaçak inşaat yaptığı iddiasıyla 2863 sayılı Kanuna aykırılık ve imar kirliliğine neden olmak suçlarından ayrı ayrı açılan kamu davalarının yargılama sırasında birleştirilmesine karar verildiği, suça konu yerin önce Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulunun 15.11.1985 tarih 1558 sayılı kararı ile I. Ve III. derece arkeolojik sit alanı olarak belirlendiği daha sonra da Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 30.06.2000 tarih 3816 sayılı kararı ile II. Derece arkeolojik sit alanında kaldığının tespit edildiği, Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulunun 15.11.1985 tarih 1558 sayılı kararının mahallinde ilan edildiğine dair ilan tutanaklarının dosyada mevcut olması karşısında sanığın izinsiz inşai ve fiziki müdahalede bulunduğu yerin sit alanında kaldığını bildiğinin kabulünde zorunluluk bulunduğu, kurul uzmanları tarafından 17.03.2014 tarihinde yerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 18.03.2014 tarihli raporda; II. Derece arkeolojik sit alanında yer alan 1583 parselde inşaat yapmak için inşaat direklerinin yerlerinin açıldığı ve inşaat yapmaya hazır hale getirildiğinin tespit edildiği, bunun üzerine Adana Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 29.04.2014 tarih 3564 sayılı kararı ile Hatay ili Antakya ilçesi Küçükdalyan Mahallesi 2. derece arkeolojik sit alanında yer alan özel mülkiyete ait 1583 parselde yapılan izinsiz uygulamalar nedeniyle ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verildiği, 18.06.2014 tarihli mühürleme tutanağı ve yapı tatil zaptında; 1583 parselde 310 m2 ebadında demir iskele ile çatı örülerek etrafı çevrilmiş şeklindeki inşai faaliyetler nedeniyle mühürleme işleminin yapıldığı belirtildiği, her ne kadar sanık aşamalardaki savunmasında yıllardan beri mevcut olan baraka üzerinde tadilat yaptığını belirtmiş ise de; mahallinde yapılan keşif sonucu inşaat mühendisi tarafından düzenlenen 02.03.2015 tarihli raporda betonarme temel üzerine çelik konstrüksiyon yapı elemanlarıyla taşıyıcı sistem ve çatı, beton briket malzemesiyle duvar yapıldığı, dava konusu yapının betonarme temel sistemi ile binanın çelik taşıyıcı kolonları, çelik konstrüksiyon çatısı, beton briket duvarları ve diğer inşaat faaliyetlerinin 1 yıllık imalat olduğunun belirtildiği, arkeolog tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda II. Derece arkeoleojik sit alanı içerisine inşa edilen ve tamamlanan bir su basmanı üzerine oturtulmuş prefabrik yapının olduğu, zemine açılan temel çukurları üzerine yerleştirilmiş su basmanı nedeniyle tarihi dokuya zarar verildiği, yapılan fiziki müdahale sonucu geriye dönülemez tahribat oluştuğunun belirtildiği dikkate alınarak sanığın II. derece arkeolojik sit alanında izinsiz inşai ve fiziki müdahalede bulunduğu kanaatine ulaşıldığı, TCK"nın 44. maddesinde düzenlenen fikri içtima kaidesinin objektif koşullarının "tek bir fiilin bulunması" ve "birden fazla kanun hükmünün ihlalinden ibaret olduğu, sanığın işlediği fiille birden fazla suçun oluşmasına sebebiyet verdiği ve bu tarihte 2863 sayılı Kanun ile TCK"nın 184. maddesinin yürürlükte bulunduğu anlaşılmakla, sanık hakkında TCK"nın 44. maddesindeki fikri içtima hükmünün uygulanarak, eylemine temas eden en ağır hüküm olan 2863 sayılı Kanunun 65/1 maddesi gereğince cezalandırılmasında isabetsizlik görülmediği,
    Ayrıca her ne kadar temyiz aşamasında sanık müdafii suça konu yer ile ilgili yapı kayıt belgesi sunmuş ise de; 2863 sayılı Kanunun 9. maddesinde, Koruma Yüksek Kurulunun ilke kararları çerçevesinde koruma bölge kurullarınca alınan kararlara aykırı olarak, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve koruma alanları ile sit alanlarında inşai ve fiziki müdahalede bulunulmayacağının düzenlendiği, anılan düzenlemeye aykırı olarak, izin alınmaksızın inşai ve fiziki müdahalede bulunulmasının ise, aynı Kanunun 65. maddesi ile yaptırım altına alındığı, buna karşılık, 3194 sayılı İmar Kanununa 11/05/2018 tarih ve 7143 sayılı Kanunun 16. maddesi ile eklenen geçici 16. maddede, ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla yapı kayıt belgesi verilebileceği hükme bağlanmış olup, 2863 sayılı Kanuna tezahürü bulunmayan bahse konu düzenlemenin, anılan Kanunun 65. maddesinde tanımlanan inşai ve fiziki müdahale suçlarının unsurlarını etkilemeyeceği, zira, yapı kayıt belgesi verilmesinin, ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınmasını sağlamakla birlikte, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve koruma alanları ile sit alanlarında, kültür varlıkları yönünden koruma bölge kurullarından, tabiat varlıkları ve doğal sit alanları yönünden Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerinden izin alınmaksızın gerçekleştirilen inşai ve fiziki müdahaleleri hukuka uygun hale getirmeyeceği anlaşılmakla;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin zamanaşımı süresinin dolduğuna, beraat karar verilmesi gerektiğine, lehe hükümlerin uygulanmadığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- TCK"nın 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrileceği ihtarının yapılmamış olması,
    2- Mahkemece hakkında katılma kararı verilen ..."nın 2863 sayılı Kanuna aykırılıktan doğan davalara katılma ve tesis edilen hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmadığı gözetilmeksizin, kamu davasına katılan olarak kabulü ile lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, bu hususların yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının 3 nolu bendinin devamına, “TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrileceğinin ihtaratına"" cümlesinin eklenmesi, vekalet ücretine ilişkin 7. paragraftaki “Katılan kurum” ibaresinin çıkarılarak, yerine, “Katılan ...” ibaresinin eklenmesi, yine “katılan kuruma” ibaresinin çıkartılarak yerine “ Katılan ... Bakanlığına” ibaresinin eklenmesi, hükümdeki usul ve kanuna uygun bulunan sair hususların aynen bırakılmasına karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi