Mühür bozma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/8572 Esas 2017/5061 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/8572
Karar No: 2017/5061
Karar Tarihi: 04.07.2017

Mühür bozma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/8572 Esas 2017/5061 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2016/8572 E.  ,  2017/5061 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Mühür bozma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında mahkemece duruşma açılarak, katılan taraf ve sanığın çağrılması ile savunmanın tespitinden sonra anılan maddenin 11. fıkrası uyarınca değerlendirme yapılıp, hükmün açıklanması gerektiği gözetilmeden, sanığa tebligat yapılmadan ve savunması alınmadan yokluğunda yazılı şekilde hükmün açıklanmasına karar verilmesi,
    2-Kabule göre de;
    a)UYAP kayıtlarına göre, sanık hakkında mühür bozma suçundan açılmış, karara çıkmış ve Yargıtay’da bulunan dosyalarının olduğunun anlaşılması karşısında; farklı tarihlerde işlenen mühür bozma suçlarının, düzenlenen ilk iddianame tarihine kadar zincirleme tek mühür bozma suçunu oluşturabileceği ve yine suç tarihleri dikkate alındığında mükerrer dava açılmış olabileceği cihetle; sanık hakkında aynı yer ile ilgili açılmış tüm dava dosyaları getirtilip incelenerek, irtibatlı dosyaların mümkünse birleştirilmesi değilse gerekli belgelerin onaylı örneklerinin dosya içerisine alınmasından sonra sanığın mühür bozma eylemleri ile ilgili zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağının veya mükerrer dava bulunup bulunmadığının tartışılması, kesinleşen hükümler var ise dikkate alınarak, sonradan sübutu kabul edilen eylem nedeniyle zincirleme suça ilişkin hükümler de uygulanarak tayin olunacak cezadan kesinleşmiş önceki cezanın mahsup edilmesi gerektiği dikkate alınıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
    b)Açıklanması geri bırakılan hükümde gösterilen yargılama giderinin de sanıktan tahsiline karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    c)5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.