20. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/9590 Karar No: 2017/8225 Karar Tarihi: 23.10.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/9590 Esas 2017/8225 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2017/9590 E. , 2017/8225 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... 1. Asliye Hukuk ile ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalının haksız ve yersiz olarak hissesi belli olmayan ve 1/3 hisseli arsa üzerinde haksız olarak ev inşaatı yaptığını belirterek davalının müdahalesinin men"ine ve arsa üzerinde yapılacak olan evin kal"i istemine ilişkindir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın değerinin Asliye Hukuk Mahkemesinin görev sınırı altında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, keşif sonucunda alınan inşaat bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın değerinin 191,751,89.TL olduğu belirtilmiştir. Davanın hukuki niteliği itibariyle mamelek hukukundan doğduğu, HUMK 8/1 maddesi gereğince Sulh ve Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki görev sınırının 2010 yılı itibariyle 7,230,00 TL olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 4/2/2011 tarih 27836 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK"nın geçici 1. maddesinde; “geçici madde 1- (1) Bu Kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri, Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalarda uygulanmaz.” Yine, aynı Kanunun geçici 3. maddesinde; “geçici madde 3 – (Ek: 31/3/2011-6217/30 md.)(1) (1) Bölge adliye mahkemelerinin, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2. maddesi uyarınca Resmî Gazetede ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” denilmektedir. Eldeki dava, değere ilişkin malvarlığından kaynaklanan dava olarak 6100 sayılı HMK"nın yürürlük tarihinden önce 17/06/2009 tarihinde açılmıştır. Somut olayda, anılan usûl Kanununun Geçici 1. maddesi ile geçici 3. maddesi hükümlerine göre 1086 sayılı HUMK hükümleri uygulanması gerekmektedir. Buna göre, 1086 sayılı HUMK"nın mahkemelerin görev sınırını belirleyen 8. maddesinde; Madde 8 – (Değişik: 26/2/1985 - 3156/2 md.) Sulh mahkemesi: I – İflas davalarıyla vakfa ilişkin davalar hariç olmak üzere, mamelek hukukundan doğan değer veya miktarı (Değişik parasal sınır: 5219 - 14.7.2004 / m.2/A-a) "beşmilyar" (*) lirayı geçmeyen davaları, (1) görür.” denilmektedir. (1) Bu bentde geçen ve Ek 3’üncü maddeye göre dörtyüzmilyon olarak uygulanan parasal sınır, 14/7/2004 tarihli ve 5219 sayılı Kanunun 2. maddesiyle “beşmilyar“ olarak değiştirilmiş ve metne işlenmiştir. (*) Maddedeki parasal sınır, 26.9.2004 tarih ve 5236 sayılı Kanun"un 19 uncu maddesiyle bu Kanuna eklenen ek madde 4 hükmü gereğince, (Yürürlüğe Giriş Tarihi 1.6.2005) her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı VUK Mük. 298. hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu durumda; dava, değere ilişkin müdahalenin menni ile kal"i davası olarak 6100 sayılı HMK"nın yürürlük tarihinden önce 17/06/2009 tarihinde açılmış olduğuna göre, davanın açıldığı 2009 yılında sulh hukuk mahkemelerinin dava değeri olarak görev sınırı 7.080,00.-TL"dir. Buna göre, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 23/10/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.