1. Hukuk Dairesi 2019/1122 E. , 2021/2053 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, ortak mirasbırakanları ...’nın maliki olduğu 318 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki 1 no’lu bağımsız bölümü mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla davalı torunu ...’ya satış yoluyla devrettiğini, davalı ...’ın da açılacak davaya engel olmak için çekişmeli bağımsız bölümü kısa süre sonra diğer davalı ...’a devrettiğini, devirlerin muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile tescilini, olmadığı takdirde dava değeri olan 55.000,00 TL’nin yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsilini istemişlerdir.
Davalılar, mirasbırakan ve birlikte yaşadığı kızı ...’nın hasta ve bakıma muhtaç olduğunu, emekli maaşının giderlerini karşılamaması üzerine çekişmeli taşınmazını 10.000,00 TL" ye davalı ...’ya sattığını, diğer taraftan mirasbırakan ve kızı ...’ya yıllarca davalı ...’ın babası ...’nın baktığını, davacıların mirasbırakan ve ... ile hiç ilgilenmediğini, davalı ...’nın ise tapu kaydına güvenerek iyi niyetli olarak taşınmazı satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, bir kısım davacılar yönünden davanın açılmamış sayılmasına, diğer davacılar yönünden muvazaa iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar Dairece ""...davacıların, davalı ...’nın diğer davalı ...’ın teyzesinin görümcesi olduğu iddiasının aydınlatılması ile davalıların komşu oldukları hususları üzerinde durularak, davalı ...’nın iyi niyetli olup olmadığının araştırılması, iyi niyetli olmadığının tespit edilmesi halinde iptal ve tescil isteğinin, iyi niyetli olduğunun tespit edilmesi halinde ise tazminat isteğinin kabul edilmesi gerekir iken, anılan hususlar üzerinde hiç durulmadan eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır."" gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davacılar..., ...,...ve ... yönünden davanın açılmamış sayılmasına, diğer davacılar yönünden iddianın kanıtlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli ve bir kısım davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 06.04.2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat ... ile diğer temyiz eden bir kısım davacılar ... v.d. vekili Avukat... geldiler, davetiye tebliğine rağmen davacı ... v.d. gelmediler, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dosya içeriğine ve toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ve özellikle hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca yapılan inceleme sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Bir kısım davacıların yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği üzere, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda dava değeri taşınmazın tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçı ya da mirasçıların payına isabet eden değerdir.
Eldeki davada, davacılar ....,...,.... ve... yönünden davanın açılmamış sayılmasına, diğer davacılar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olup, dava konusu taşınmazın dava tarihindeki değeri (60.000,00-TL) üzerinden davası kabul edilen bir kısım davacıların miras payına isabet eden miktar (25.000,00-TL) dikkate alınarak bir kısım davacılar lehine vekalet ücreti takdir edilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, davacılar tarafından dava açılırken ve aşamada yatırılan toplam 902,15-TL harcın, davalılardan tahsil edilecek karar ve ilam harcından mahsup edilmesine karar verilmiş olmasına rağmen, davalılardan tahsil edilecek yargılama giderine davacıların yatırdığı harcın dahil edilmemesi doğru değil ise de bu husus yeniden yargılama yapılması gerektirmediğinden hükmün 7. fıkrası hükümden tamamen çıkarılarak yerine 7. fıkra olarak "İşbu dava için davacı tarafça yapılan bilirkişi ücreti, tebligat gideri ve müzekkere-posta masrafı ile yatırılan harç olmak üzere toplam toplam 2.096,10-TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacılar ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ya verilmesine, " cümlesinin yazılmasına,
Bir kısım davacıların bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.11.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davacılar vekili için 3.050.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edenlerden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 06/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.