20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1997 Karar No: 2017/8210 Karar Tarihi: 23.10.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/1997 Esas 2017/8210 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı ve müvekkili arasında bulunan iki taşınmaz arasında kadimden beri 50 cm ve 100 cm büyüklüğünde taş duvar ve tel çekili olarak kadim sınır bulunduğu belirtilen bir tapu tescil ve iptal davasıdır. Davacı, davalının kadastro tespitinde yazılan tespit sonucunda tahminen 350-400 m² miktarındaki yerin haksız ve yersiz olarak davalının parseline katıldığını ileri sürerek davasını açmıştır. Mahkeme, zilyetlik şerhine ilişkin itiraz iddia ve davaların 3402 sayılı Kanunun 11. maddesindeki askı ilan süresinde ve kadastro mahkemesinde açılması gerektiğinden ve dava konusu taşınmazlar ile ilgili böyle bir itiraz varit olmadığından, 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satıştan sonra böyle bir davanın açılamayacağı kararına varmıştır. Kararın dayandığı 6302 sayılı Kanunun 11. Maddesi gereği, zilyetlik şerhine ilişkin itirazların 3402 sayılı Kanunun 4. Maddesinde düzenlendiği gibi askı süresinde ve kadastro mahkemesinde açılması gerekmektedir.
20. Hukuk Dairesi 2016/1997 E. , 2017/8210 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekilinin 05.01.2015 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ... ilçesi, ... köyü 143 ada 14 parselde kayıtlı taşınmazın maliki olduğunu, davalı ..."un ise aynı köy aynı ada 15 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, müvekkiline ait taşınmaz ile davalıya ait taşınmaz arasında kadimden beri bulunan 50 cm ve 100 cm büyüklüğünde taş duvar ve tel çekili olarak kadim sınır bulunduğunu, davalının kadastro tespitinde yazılan tespit sonucunda tahminen 350-400 m² miktarındaki yerin haksız ve yersiz olarak davalının parseline katıldığını, bu fazlalığın aradaki kadim sınırlara itibar edilmediğinden meydana gelmiş olduğunu belirterek davalıya ait 143 ada 15 sayılı parselin müvekiline ait taşınmaz tarafından tahminen 350-400 m² miktarındaki kısmının tapusunun iptal edilerek müvekiline ait 14 sayılı parsele ilave yolu ile tescil edilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, zilyetlik şerhine ilişkin itiraz iddia ve davaların 3402 sayılı Kanunun 11. maddesindeki askı ilan süresinde ve kadastro mahkemesinde açılması gerektiğinden ve dava konusu taşınmazlar ile ilgili böyle bir itiraz varit olmadığından, 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satıştan sonra böyle bir davanın açılamayacağı, zira aksinin kabulünde 6292 sayılı Kanuna göre satım bedelinin tespitinde yüzölçümün önemli bir yere sahip olduğu, davanın kabulü halinde davacının, davalının bedelini Hazineye ödemiş olduğu uyuşmazlık kısmı için sebepsiz zenginleşmesi sonucunu doğuracağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılıp 09/05/2012 ve 07/06/2012 tarihleri arasında ilân edilmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 23/10/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.