17. Hukuk Dairesi 2017/1704 E. , 2018/2358 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine, karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı-karşı davalı vekili, davacının 19/10/2011 tarihinde sevk ve idaresindeki aracı ile seyir halinde iken davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu araç ile yaramalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacının aracında hasar meydana geldiğini, davacının yokluğunda düzenlenen kaza tespit tutanağında davacının asli kusurlu olarak gösterildiğini, kaza ile ilgili kamera görüntülerinde durumun düzenlenen tutanağın aksi yönünde olduğunu, kaza ile ilgili olarak hasar sorumluluğunun tespitine ve neticesinde kesin olarak belirlenecek maddi alacağın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini 14.500,00 TL"ye artırmıştır.
Davalı-karşı davacı vekili cevap ve dava dilekçesi ile, davacının ağır kusuru ile meydana gelen trafik kazasında, davalının maliki bulunduğu ticari aracın da hasar gördüğünü, toplam 2.118,10 TL tutarındaki hasar, ... Sigorta A.Ş tarafından kasko poliçesinden karşılandığını, aracın günde 3 kez servis hizmeti verdiğini, 20/10/2011-02/11/2011 tarihleri arasında aracın hizmet veremediğini, iş görülmediğinden zararın doğduğunu, trafik kaza raporunda her ne kadar davalı taraf sürücüsüne tali kusur izafe edilmişse de yargılama sırasında kusurun tamamının davacı sürücüye ait olduğunun tespit edileceğini, davacının talep ettiği bedeli ve aracın pert olduğu iddiasını kabul etmediklerini, çalışılmayan 12 gün için 800,00 TL, değer kaybı için 1.200,00 TL toplam 2.000,00 TL maddi zararın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline ve esas davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacı-karşı davalı ... tarafından açılan davanın aktif husumet eksikliği nedeniyle reddine, davalı-karşı davacı ... Ser. Taş. Tem. Çev. Sağ. İlaç Tab. Nak. Taah. Haf. Med. Mal. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından açılan davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile;1.289,25 TL maddi zararın olay tarihi olan 19/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Tazminat davasında davacı olma ehliyeti, kural olarak malvarlığından doğrudan doğruya zarar gören kişiye aittir. Ancak, bir şeyi sözleşmeyle (kira, ariyet vs.) elinde bulunduran kişi, onu aldığı gibi malikine aynen iade etmekle yükümlü olup, ödemek zorunda olduğu onarım giderlerini isteyebilecektir.Davacı vekili, araç hasarı nedeni ile maddi tazminat talebinde bulunmuş, davacının bu talebi mahkemece aracın tescil kaydının dava dışı 3. kişi adına kayıtlı olduğu gerekçesi ile reddedilmiştir.
Dosyada, davacı ...’in sürücü olduğu anlaşılmakla, kazaya karışan aracın sürücüsü olması, aracı aldığı gibi eksiksiz ve hasarsız olarak malikine teslim etmekle yükümlü bulunması nedeniyle, aracın zilyedi sıfatıyla, hasar tazmini yönünden dava açmakta hukuki yararı ve aktif husumet ehliyeti vardır.O halde mahkemece, davacı ...’in aktif husumet ehliyetinin varlığının kabulü ile, tarafların toplanan ve toplanacak delilleri birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gerekçe ile karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı-karşı davalıya geri verilmesine 14/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.