Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/387
Karar No: 2015/7452
Karar Tarihi: 20.11.2015

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/387 Esas 2015/7452 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/387 E.  ,  2015/7452 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki asıl ve birleşen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Asıl ve birleşen davalarda davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 25.06.2008 tarihinde bağlantı anlaşması, 30.06.2010 tarihinde ise sistem kullanımı anlaşması düzenlendiğini, bu sözleşmeler kapsamında davalının müvekkiline cezai şart tahakkuk ettirerek faturalar keşide ettiğini, oysa davalının anılan sözleşmeler uyarınca sözleşmeye aykırılık halinde müvekkilini uyarması gerektiğini ileri sürerek, asıl davada 12.296,53 TL, birleşen ... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2013/459 E. sayılı dava dosyasında 38.779,60 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl ve birleşen davalarda davalı vekili, davaların reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı kullanıcının fatura dönemlerinde sınır değerlerini aşmış olduğu, her ne kadar sistem kullanım anlaşmasında ..."ın süre verme yükümlülüğü kaldırılmış olsa da sözleşmenin yürütümü sırasında tarafların iradesi dışında idari irade ile ortaya çıkan yükümlülüklere göre ifa da bulunmalarının iyiniyet kuralları kapsamında bulunduğu, davacının işletmesinde gerekli teknik değişiklikleri yapmasının teknik bir gereklilik olduğu; münhasıran bağlantı anlaşması hükümlerine dayanılarak yaptırım uygulamasında ihtar koşulunun yerine getirilmediğinin ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle birleşen davanın reddine; taraflar arasında akdedilen bağlantı anlaşmasının 16. maddesi uyarınca, davacıya uyarı yapılması ve ihlâlin ortadan kaldırılması için süre verilmesinin ön şart olduğu gerekçesiyle de, asıl davanın kabulü ile davacının ilk 29.04.2013 tarihli ve 12.926,53 TL ceza faturasından dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2) Davacı vekilinin birleşen 2013/459 esas sayılı dava dosyası açısından temyiz itirazlarına gelince; asıl davada Haziran 2012, birleşen davada ise, Temmuz 2012 aylarına ait davalı yanca düzenlenen ceza faturalarından dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti talep edilmektedir.
    Taraflar arasında halen yürürlükte olan 23.06.2008 tarihli bağlantı anlaşmasının 16. maddesine göre; kullanıcının ilgili mevzuat ve anlaşma hükümlerinden herhangi birini ihlâl etmesi halinde, söz konusu ihlâlin ..."ın uyarısına rağmen belirtilen sürede sona erdirilmemesi durumunda ..."ın kullanıcı ile aralarında imzalanan sistem kullanım anlaşmasında belirtilen cezai şartları uygulayacağı kararlaştırılmıştır. Davalara konu faturalarda düzenlenen ceza tutarları az yukarıda belirtilen bağlantı anlaşmasının 16. maddesi hükmüne aykırılık teşkil etmektedir.
    Zira, bağlantı anlaşmasının 16. maddesi kapsamından açıkça anlaşılacağı üzere, sözleşme hükümlerinin ihlâli halinde TEİAŞ"ın uyarısına rağmen ve uyarıda belirtilen süre içerisinde ihlâlin sona erdirilmemesi durumunda cezai yaptırım uygulanacağı öngörülmektedir. Davacıya gönderilen faturaların uyarı niteliği taşıdığı ve bu maddeye uygun şekilde ihlâlin giderilmesi için süre verilmesi hususlarını kapsadığı ileri sürülemez. Esasen, bu sebepler, mahkemece de benimsenmiş ve asıl davada davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Ne var ki, taraflar arasındaki bağlantı anlaşmasının halen yürürlükte olması ve uygulanmasına son verildiğine dair hiç bir kanıt bulunmaması karşısında, taraflar arasındaki bir başka düzenleme olan sistem kullanım anlaşmasının son halinde uyarı şartının kaldırıldığından bahisle yeni sistem kullanım anlaşmasında uyarı koşulunun bulunmadığı gerekçesiyle birleşen davanın reddine karar verilmesi yerinde olmamıştır. Şu halde, birleşen davanın da kabulüne karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, asıl ve birleşen davada davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının asıl ve birleşen davada davalı vekilinden alınmasına, asıl ve birleşen davada davacıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi