18. Ceza Dairesi 2019/13801 E. , 2020/348 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Fuhuş
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın aşamalardaki istikrarlı savunmalarında üzerine atılı suçlamayı kabul etmemesi, mağdurun hazırlık beyanı ile kovuşturmadaki anlatımları arasında çelişkiler bulunması ve sanığın mağduru fuhuşa teşvik edip, bunun yolunu kolaylaştırdığına ya da fuhuş için aracılık, yer temin ettiğine dair mağdurun soyut iddiası dışında hiçbir delil bulunmaması karşısında, sanığın mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delillerin nelerden ibaret olduğu CMK"nın 230/1-b maddesi uyarınca açıklanmadan yetersiz gerekçeyle mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14/01/2020 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
(Muhalif)
KARŞI OY
Olay: 01/05/2014 günü saat 13:20 sıralarında çocuk şube müdürlüğüne müracaat eden ..., ... ile telefon aracılığıyla tanıştığını, bu kişinin Eylül 2012 tarihinde Güneşler mahallesi 3 katlı eve kendisini götürdüğünü, kendisini istismar ettiğini, istismarın zamanla devam ettiğini ve kızlığını bozduğunu, ..."ın kendisini ...ve...isimli kişilere para karşılığı sattığını beyan etmiştir.
Müracaat üzerine başlatılan soruşturmada; ..."un annesi ... ve babası ...oğulları ile ...arasındaki ilişkiyi bildiklerini beyan etmişler. ..."ın annesi ... kızı ile ..."ın nişanlandığını, kızının ..."ın kendisini para karşılığı erkeklere sattığını, kendisine tecavüz ettiğini, kızlığını bozduğunu anlattığını beyan etmiştir. ... 01/05/2014 tarihli vekil ve sosyal hizmet uzmanı huzurundaki beyanında yaşadıklarını yer, zaman, kişi ismi vererek ayrıntılı biçimde, kronolojik ve detaylı bir şekilde anlatmıştır.
... 02/05/2014 tarihli Cumhuriyet savcılığı ifadesinde, mağdure ile tanıştığını cinsel ilişkiye girmediğini, nişanlandıklarını ..."ı şahsın arabasında gördüğünü ..."ın ...ve Şerefi kendisinin bulduğunu, bu kişilerin arabayla gelerek kendisini alıp gittiklerini, arabaya kendisinin de bindiğini ..."ın bu kişilerle grup halinde cinsel ilişkiye girerken arabada yanlarında bulunduğunu, para almadığını, ..."ın 100 TL parayı kendisinin aldığını, yeniden buluşmak üzere sözleştiğini ifade etmiştir.
29/05/2014 gün ve 2014/322 sayılı iddianame ile ... ... ve ... hakkında kamu davası açılmıştır.
İddianamenin kabulüne karar veren Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi 15/07/2014 tarihli duruşmada, ..."un savunmasını tespit etmiş, ... bu savunmasında da araç içerisinde...ve ...ile cinsel ilişki sırasında orada olduğunu ikrar etmiştir. Mahkeme yaptığı yargılama sonrası fuhuş suçundan ..."un TCK 227/1, 43/1 maddeleri gereğince cezalandırılmasına karar vermiş. Bu karar süresi içerisinde sanık müdafii tarafından temyiz edilmiş,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı kararın onanmasını talep etmiş.
Yargıtay 18. Ceza Dairesi 14/01/2020 gün ve 2020/348 sayılı kararı ile oy çokluğuyla hükmün bozulmasına delil yetersizliği nedeniyle karar vermiştir.
Yüksek Dairenin bozma düşüncesine katılmıyorum.
Nedenler: Olayın meydana geliş biçimi, mağdurenin ... tutuklanmadan önceki samimi beyanları, tutuklandıktan sonra onu kurtarmaya yönelik anlatımları, diğer tanıkların beyanları, telefon baz istasyonu bilgileri ve dosyadaki diğer deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde, ..."un ...ve...ile mağdurenin buluşmasına aracılık ettiği, fuhuş eylemi sırasında olay yerinde bulunduğu, yaşı küçük mağdurenin sevgilisi olan sanığın fuhuş sırasında olay yerinde bulunarak onun fuhuş yapmasına imkan ve kolaylık sağladığı, ...ve ... isimdeki kişilere para karşılığı mağdureyi sattığı ve bu nedenle hakkında verilen mahkumiyet hükmünün ve gerekçesinin yerinde olduğundan.
Sonuç: Belirtilen nedenlerden ötürü Yüksek Dairenin Yerel Mahkemenin hükmünü bozma gerekçesine katılmıyorum, onanması gerektiği düşüncesindeyim.