16. Ceza Dairesi 2020/514 E. , 2021/2329 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme
Hüküm : 1- Silahlı terör örgütüne üye olma suçuna ilişkin TCK"nın 314/2, 62/1, 53/1-2-3, 58/6-9, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi uyarınca hükmedilen, 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılması, hak yoksunluğu ve mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesi kararına yapılan istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi.
2- Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçlarından CMK 223/2-e maddesi gereğince ayrı ayrı Beraat kararına yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı bakımından 477 sayılı Kanun ile bazı kanunlarda değişiklik yapılması hakkındaki 698 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile ... kurumuna yapılacak tüm atıfların Cumhurbaşkanlığı kurumuna yapılacağı göz önünde bulundurularak temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
1-Silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin TBMM Başkanlığı vekili ile Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçundan T.C. Cumhurbaşkanlığının (...) temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa müsnet iş bu suçların niteliği itibariyle suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen ve bu nedenle de davaya katılma hakkı bulunmayan T.C. Cumhurbaşkanlığının katılmasına dair hukuki dayanaktan yoksun kararın hükmü temyiz hakkı vermeyeceği de gözetilerek T.C. Cumhurbaşkanlığının temyiz talepleri ile TBMM Başkanlığının davaya katılma ve temyiz taleplerinin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin sanık müdafinin ve Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçundan T.C. Cumhurbaşkanlığının (...) ve dilekçe içeriğine göre Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçundan TBMM Başkanlığı vekilinin temyiz itirazları ile ilgili olarak:
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Usulüne uygun olarak duruşmadan haberdar edilmeyen ..."nın 5271 sayılı CMK’nın 237/2 maddesi gereğince suçtan zarar gören sıfatıyla hükmü temyiz ve davaya katılma hakkının bulunduğu kabul edilerek vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Silahlı terör örgütüne üye olmak suçu yönünden eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı, Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme ve Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçlarının sanık tarafından işlendiğinin kanıtlanamadığına ilişkin gerekçelerin karar yerinde gösterildiği anlaşılmakla; T.C. Cumhurbaşkanlığı vekili, TBMM Başkanlığı vekili ile sanık müdafinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davalarının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun
304. maddesi uyarınca dosyanın Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.