14. Hukuk Dairesi 2016/17902 E. , 2017/8434 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 29.03.2016 gün ve 2016/876 Esas, 2016/3724 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, tahsis hakkına dayalı haksız elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir.
Davalı vekili, müvekkilinin fuzuli şagil olmayıp davacı kooperatifin ortağı olduğunu, dava konusu bağımsız bölümü bedelini ödeyerek satın aldığını, açılan davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının davalı ... hakkındaki davasının HUMK 409. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, davalı ..."a karşı açılan davanın reddine karar verilmiştir. Bu kararın davacı tarafça davalı ... yönünden temyizi üzerine Dairemizin, 24/11/2010 tarih ve 2010/12893 Esas, 2010/12870 Karar sayılı ilamı ile: "...Gerçekten dava konusu taşınmazın tapu kaydı, dava dışı ... Belediyesi adınadır. Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden belediyenin taşınmazı üstbirlik olan ... Konut Yapı Kooperatifleri Birliğine, üstbirliğin de davacı kooperatife tahsis ettiğinin görüldüğü, bağımsız bölümün tapu kaydı davacı kooperatif adına olmasa da yapılan tahsis Türk Medeni Kanununun 794. maddesi uyarınca davacıya konusu üzerinde tam bir yararlanma etkisi sağlayacağından, davacının tahsis işlemine dayanarak davalının bağımsız bölümden tahliyesini isteyebilir." mahkemece istemin açıklanan bu doğrultuda değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, davanın yazılı gerekçe ile reddi doğru olmamıştır"" gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; davalı ..."ye yönelik davanın açılmamış sayılmasına, davalı ..."a yönelik men"i müdahaleye ilişkin talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebinin kısmen kabulü ile toplam 12.390,00 TL ecrimisilin 5.400,00 TL"lik kısmına 31/12/2007 tarihinden itibaren, 6.000,00 TL lik kısmına 31/12/2008 tarihinden itibaren ve 990,00 TL lik kısmına 24/02/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair ecrimisil talebinin zaman aşımı sebebiyle reddine, karar verilmiş, davalı ... vekilinin temyiz talebi üzerine hükmün, Dairemizin 29.03.2016 tarih, 2016/876 Esas, 2016/3724 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir.
Davalı ... vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Bir konutun ortağa tahsis edildiğinden söz edilebilmesi için ya kur’a sonucu konutun tahsis edilmiş olması veya konutların genel kurulca belirlenecek esaslar dahilinde ortaklara dağıtılmış olması ve genel kurulun bu dağıtımı açık veya zımni olarak onaylaması gerekir. Yönetim kurulu genel kurulun kararı veya onayı olmaksızın bir konutun belli bir ortağa tahsisine karar veremez. Tahsis ortağa şahsi hak sağlar. Kooperatifçe bir dairenin geçerli bir tahsis işlemiyle bir ortağa tahsisi halinde, tahsis edilen ortağın rızası olmaksızın, ortaklığı devam ettiği sürece konutun başka bir ortağa tahsisi mümkün değildir.
Kooperatif ortaklığı, kooperatif yetkili organlarının açık bir kabulü ile gerçekleşebileceği gibi bu hususta açıkça alınmış bir karar olmasa da, kooperatifin kişi ile bu sıfatla yazışmalar yapması, onu genel kurullara çağırması, belirli miktarda ödeme kabul etmesi veya konut tahsisi ve teslim etmesi yahut tadilata izin vermesi şeklinde zımnen de gerçekleşebilir.
Somut olayda dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden davacı ... Konut Yapı Kooperatifi tarafından dava konusu dairenin davalı ..."a tahsis edildiği, yine ... Konut Yapı Kooperatifinin aynı daireyi dava dışı ... Büyük ... Konut Yapı Kooperatifine tahsis ettiği anlaşılmaktadır. Davalı ..., bu daireyi uzun süre malik sıfatıyla kullandığını ve daha sonra kiraya verdiğini savunmuş ve buna ilişkin bir takım belgeler sunmuş, .. . şirketi tarafından davalıya konut satışı yapılıp, parasının tahsil edildiğine ilişkin olarak da tahsilat makbuzuna dayanmıştır.
Davalı ...’ın dava konusu taşınmaz üzerindeki zilyetliği davacı kooperatifin bu zilyetliği fiilen benimsemesi suretiyle, davalının önceliğe dayalı üstün hak sahibi olup olmadığı hususunda hiçbir araştırma yapılmamıştır.
Mahkemece, davacı ... Konut Yapı Kooperatifine defter ve belgelerini sunması için imkan verilmelidir.
Kat mülkiyeti kurulu 2 parsel sayılı taşınmazdaki (B-3) blok 31 numaralı bağımsız bölüm dava dışı ... Belediyesi adına kayıtlıdır. Tahsis belgelerinden dava konusu 2 parsel sayılı taşınmaz dava dışı belediye tarafından üstbirlik olan ..... Konut Yapı Kooperatifleri Birliğine, üstbirliğin de davacı kooperatife tahsis ettiği anlaşılmaktadır. Tahsis olunan davacı kooperatif ile dava dışı yüklenici arasındaki 31.03.1995 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 10. maddesi uyarınca taraflar arasındaki bağımsız bölüm paylaşımı hüküm altına alınmıştır. Davalı ... davacı kooperatifin üyesi olduğunu savunmuş, çekişme konusu taşınmazı devir yoluyla edindiğine ilişkin noterde düzenlenen devir sözleşmesini sunmuştur. Davacı kooperatife ait üye kayıtları getirtilmediğinden davalının bu savunması denetlenememiştir. Bu nedenlerle, davacı ile dava dışı yüklenici arasındaki arsa payı karşı inşaat sözleşmesi uyarınca dava konusu bağımsız bölümün kime bırakıldığı belirlenmelidir. Taşınmazın davacı kooperatife bırakıldığının anlaşılması halinde, kooperatifin adresinde defter ve kayıtların incelenmesi için keşif yapılması, buna rağmen inceleme yapılamaz ya da defter ve belgelere ulaşılamaz ise Ticaret Sicil Memurluğundan, mümkün olmazsa kooperatif anasözleşmesinin 41. maddesi uyarınca ... İl Müdürlüğünden, varsa müdahil kooperatifin üyesi olduğu ... Yapı Kooperatifleri Birliğinden müdahil kooperatifin bilançosu, gelir gider cetvelleri, yönetim ve denetim raporları, genel kurul tutanakları, ortaklık cetvelleri, kur"a ve tahsis belgeleri celbedilip kooperatifler konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile inceleme yaptırılarak yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde davalının davacı kooperatifin üyesi olup olmadığı, genel kurullara çağrılıp çağrılmadığı, varsa ödemelerinin benimsenip benimsenmediği araştırılarak bu hususları açıklayıcı, denetime elverişli rapor alındıktan sonra davalı ...’ın taşınmazı haklı bir sebebe dayanarak kullanıp kullanmadığı da belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, değinilen yönler gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Ne var ki bu hususlar bu defa yapılan incelemede tespit edildiğinden, Dairemizce 29.03.2016 tarih, 2016/876 Esas, 2016/3724 Karar sayılı ilamıyla verilen onama kararın kaldırılmasına, hükmün yukarıda açıklandığı gerekçe ile bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizin 29.03.2016 tarih, 2016/876 Esas, 2016/3724 Karar sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA, hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan karar düzeltme harcının istek halinde yatırana iadesine, 13.11.2017 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.