MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü;
- K A R A R -
Dava dilekçesinde, ... sitesinde yapılan 21/07/2012 tarihli ve 13/07/2013 tarihli kat malikleri toplantısı ve alınan kararların ve işletme projelerinin site yönetim planının 5911 ve 5711 Sayılı Yasalara göre uyarlama yapılmadığından iptaline, 5711 Sayılı Yasa gereğince yönetim planının yasaya uygun uyarlamasının yapılıp toplu yapı yönetim kurulu seçilene kadar ortak genel gider payı olarak her kat maliki tarafından ödenmesi gereken 40 TL dışındaki ödemelerin tedbiren durdurulmasına, 2009-2010 dönemi ... sitesi yönetim kurulu üyesi olan kişilerin tespiti ile yönetim planını yasaya uyarlama görevinin geçici yönetim sıfatıyla bu kişilere verilmesi istenilmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 26/06/2014 gün ve 2013/639 Esas-2014/392 sayılı kararın temyizi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 20.Hukuk Dairesi"nin 22/01/2018 gün ve 2017/1138 Esas- 2018/364 Karar sayılı ilamı ile “ Kat mülkiyeti kanunu 33. maddesinde “ Kat malikleri kurulunca verilen kararlar aleyhine, kurul toplantısına katılan ancak 32 nci madde hükmü gereğince aykırı oy kullanan her kat maliki karar tarihinden başlayarak bir ay içinde, toplantıya katılmayan her kat maliki kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her halde karar tarihinden başlayarak altı ay içinde anagayrimenkulün bulunduğu yerdeki sulh mahkemesine iptal davası açabilir; kat malikleri kurulu kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlarda süre koşulu aranmaz” demekle kat malikleri kurulu toplantılarına ilişkin iptal davalarının ancak kat maliklerince açılabileceğini hükme bağlamıştır. Bu nedenle davacı tarafça 21/07/2012 ve 13/07/2013 tarihli kat malikleri kurulu toplantılarının 6. maddelerinin iptali istenildiğinden öncelikle kat maliki olup olmadığı tespit edilmelidir. Davacının kat maliki olduğunun tespiti halinde toplantıya katılıp katılmadığının, iptalini istediği kararlara muhalif kalıp kalmadığının araştırılarak oluşacak sonuca göre hüküm kurulması gerekmektedir. Ayrıca kabule göre de
mahkemece iptaline karar verilen 13/07/2013 tarihli toplantının 4. maddesine yönelik davacının dava ve ıslah dilekçesinde herhangi bir talep olmadığından HMK "nun 297. maddesi gereği talep dışına çıkılarak hüküm kurulmuş olması” doğru görülmediğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın ehliyet yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve gereği yerine getirilerek, yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 21/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.