5. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/9808 Karar No: 2020/11564 Karar Tarihi: 21.12.2020
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/9808 Esas 2020/11564 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2020/9808 E. , 2020/11564 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Alacak istemine ilişkin olarak açılan davada ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi ile ... Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, alacak istemine ilişkindir ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesince , somut olayda davalı vekilince yetki itirazında bulunulmuş olup genel yetki kuralı gereğince davalı tarafın işletmesi ve ikametgahının ..."da bulunduğu ve dosyaya yansıyan herhangi bir yetki sözleşmesi de bulunmadığından yetki itirazının kabul edildiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Asliye Ticaret Mahkemesince, davalı vekilinin cevap süresi geçtikten sonra yetki ilk itirazında bulunduğu, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunulmazsa davanın açıldığı mahkeme yetkili hale geleceği ve uyuşmazlık hakkında kesin yetki kuralı da bulunmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. 6100 sayılı HMK"nın 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Ayrıca BK"nun 73. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 89.) maddesi uyarınca para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcu alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden alacaklının bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir. 6100 sayılı HMK"nun "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz" hükmü yer almaktadır. Dava dilekçesi davalı vekiline 30.03.2018 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekilince cevap dilekçesi 20.04.2018 tarihinde verilmiştir. Dolayısıyla HMK’nun 19/2. maddesi uyarınca usulüne uygun bir yetki itirazının olmadığı tespit edilmiştir. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer. Somut olayda, davacı vekili tarafından alacak istemine ilişkin davanın ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinde açıldığı, davalı vekili tarafından yapılan usulüne uygun yetki itirazının olmadığı anlaşılmaktadır. Usûlüne uygun yetki itirazında bulunulmadığı durumlarda ise davanın ilk açıldığı mahkemenin yetkili hale geleceği , bu nedenle ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili mahkeme olduğu anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nun 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 21/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.