Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Suç tarihinde uzlaşma kapsamında olmayan TCK"nın 106/1-1. maddesinde düzenlenen tehdit suçu ile uzlaşma kapsamında olan yaralama suçlarının birlikte işlenmesi nedeniyle kamu davası açılması karşısında, CMK"nın 253/3. maddesi uyarınca uzlaşma hükümleri uygulanamayacağından soruşturma aşamasında yapılan uzlaşma teklifinin geçersiz olduğu ancak sanığın TCK’nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçu yerine uzlaşmaya tabi olan aynı Kanun"un 125/1. maddesinde düzenlenen hakaret suçundan cezalandırılması karşısında, TCK"nın 125/1. maddesinde düzenlenen hakaret suçu ile aynı yasanın 86/2. maddesinde düzenlenen yaralama suçundan uzlaştırma hükümlerinin uygulanma zorunluluğunun meydana geldiği anlaşılmakla, CMK’nın 253 ve devamı maddeleri uyarınca uzlaştırma hükümlerinin uygulanması ve sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ...’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, sair yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.