Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/12473 Esas 2015/12021 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12473
Karar No: 2015/12021
Karar Tarihi: 07.09.2015

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/12473 Esas 2015/12021 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kamulaştırma davasında aldığı kararı, temyiz incelemesi sonucunda bozmuştur. Mahkeme, yapılan araştırma ve inceleme ile alınan bilirkişi raporunun yeterli olmadığını belirtmiştir. Ayrıca, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa'nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme, Anayasa Mahkemesi kararı ile birlikte değerlendirildiğinde, dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihi takip eden tarihten itibaren karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğine hükmetmiştir.
Kanun Maddeleri: Kamulaştırma Yasağı (Anayasa'nın 35. maddesi), Kamulaştırma Yasası (4650 Sayılı Yasayla değiştirilmiştir), 6459 Sayılı Yasa, 2942 Sayılı Yasa (10. maddeye eklenen fıkra)
18. Hukuk Dairesi         2015/12473 E.  ,  2015/12021 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVALILAR : ... vd.

    Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... parselin kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz mal üzerinde irtifak hakkının idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I


    Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme ile alınan bilirkişi raporu hükme yeterli değildir.
    Şöyle ki;
    1-Dosya içerisinde bulunan ve Dairenin geri çevirme kararlarıyla dosyaya getirtilen ... Belediye Başkanlığı"nın 29.11.2012, 16.06.2014 ve 23.02.2015 tarihli yazılarından dava konusu 346 parsel sayılı taşınmazın değerlendirme tarihi (dava tarihi) itibariyle bir kısmının (yaklaşık 25380 m² nin) 1/1000 ölçekli imar planı kapsamında, bir kısmının da plansız alanda kaldığı belediye sınırları içinde olmakla beraber, etrafının meskun bulunmadığı ve belediye hizmetlerinden kısmen yararlandığı, yerleşim merkezine 2 km uzaklıkta olup belde gelişme yönünde olmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre dava konusu taşınmazın 1/1000"lik imar planı içerisinde olan kısmı arsa, plan dışında kalan kısmı ise tarım arazisi olarak değerlendirilmesi gerektiğinden öncelikle imar planı içerisindeki kısmının yüzölçümünün belirlenmesi ve bu alanın arsa, imar planı dışında kalan bölümün de tarım arazisi olarak değerlendirilip bulunacak toplam değeri üzerinden irtifak değer kaybının hesaplanması gerekirken tamamını arsa olarak kabul eden bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması,
    2-Kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tesciline ilişkin davaların niteliği gereği maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davacı lehine nispi vekalet ücretine karar verilmesi,
    Doğru görülmemiştir.

    ./..


    2015/12473-12021 -2-


    Ayrıca;
    3-Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa"nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
    Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tesbiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
    Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesi"nin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihi takip eden tarihten itibaren karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden de hükmün bozulması gerekmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 07.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.