17. Hukuk Dairesi 2015/8429 E. , 2018/2278 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında, İtiraz Hakem Heyetince verilen 20.02.2015 gün 2015/İHK-162 sayılı kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Başvuru sahibi vekili,davacının araç içinde yolcu olarak bulunmakta iken çift taraflı kazasında yaralanarak %30 oranında malul kaldığını belirterek karşı aracın ZMSS şirketi olan davalıdan şimdilik 41.000,00 TL"nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davacı iddiasını kanıtlayamadığından başvurunun reddine karar verilmiştir.Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince, davacının itirazı üzerine; itirazının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, çalışma gücü kaybı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.“Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen TBK"nın 46. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmektedir. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi ve şüphesiz ki maluliyet ile kaza arasında da uygun nedensellik bağının bulunması gerekmektedir.Somut olayda davacının kaza nedeniyle meydana gelen işgücü kaybı hususunda Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi tarafından düzenlenen 03.04.2014 tarihli ve %30 oranında maluliyet olduğunu belirten raporu mevcuttur. Hakem Heyeti tarafından engelli raporunda yazılı rahatsızlıklar ile kaza arasında uygun nedensellik bağı bulunmadığı ve başvuru sahibinin iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesi ile başvurunun reddine karar verilmiş, bu karara karşı başvuran vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından başvuru sahibinin ... Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı"na sevkine karar verilmiş, ... Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığının 02.02.2015 tarihli raporunda; "davacının yapılan muayenesinde ve dosyanın incelenmesinde hastada epilepsi, disk hernisi, panik bozukluk olduğunun anlaşıldığı, yalnızca muayene bulguları ve mevcut tıbbi belgeler ile hastaya maluliyet oranı verilemeyeceği ve kaza ile mevcut hastalıklar arasında illiyet bağı kurulamayacağı, hastanın üniversite ya da devlet hastanesinde; kaza ile illiyet bağı olup olmadığı yönünden; epilepsi hastalığı açısından nöroloji bölümünde, disk hernisi açısından beyin cerrahisi bölümünde, panik bozukluk açısından ise psikiyatri bölümünde ayrıntılı muayene ve değerlendirmeleri yapılarak, muayene ve tetkik raporları gönderildikten sonra istenilen raporun düzenlenebileceği" bildirilmiş olup, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, 02.02.2015 tarihli bu rapor doğrultusunda başvuru sahibinin gerekli tetkikleri yaptırması için süre verilmeksizin, ... Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığının 02.02.2015 tarihli raporu, kaza ile maluliyet arasında nedensellik bağı bulunmadığına dair kati bir rapormuş gibi değerlendirilerek, başvuru sahibinin itirazının reddine karar verilmiştir.Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.Bu durumda İtiraz Hakem Heyetince, ... Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığının 02.02.2015 tarihli raporu doğrultusunda gerekli muayene ve tetkiklerin yapılması sağlandıktan sonra (yapılan tetkik ve muayene sonuçlarıyla birlikte) ... Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığından yeniden rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 13/03//2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.