
Esas No: 2017/4882
Karar No: 2017/14715
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2017/4882 Esas 2017/14715 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 04.07.2017 gün ve 2693-8240 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir.
Mahkemece davacı kadının boşanma davası; "davacının süresinde delil ve tanıklarını bildirmediği ve davacının tek delili olan adli raporda kadında olduğu belirtilen yaralanma bulgularının davalı tarafından meydana getirildiğinin ispat edilemediği" gerekçesiyle reddedilmiş, davacı tarafından temyiz edilen hüküm Dairemizin 04.07.2017 gün ve E.2016/2693-K.2017/8240 sayılı ilamıyla onanmış, onama ilamına karşı davacı kadın tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur.
Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davanın 11.02.2015 tarihinde açıldığı, davacı kadının dava dilekçesinde eşinin kendisine yönelik fiziksel şiddet vakıasına dayandığı ve bu fiilin ispatı bakımından hakkında düzenlenen 03.02.2015 tarihli adli muayene raporunu delil olarak dava dilekçesine eklediği, raporda kadının vücudunun çeşitli bölgelerinde 5 adet 3-5 günlük ekimozların bulunduğunun rapor edildiği, raporda düzenlenme amacı olarak "aile içi şiddet" ibaresinin yazıldığı, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden sonra davalının süresinde verdiği cevap dilekçesinde eşinin kendisini tahrik etmesi sonucu eşine yumruk salladığını ve bu olaydan 3 gün sonra kadının eldeki boşanma davasını açtığını savunduğu, davacıya ön inceleme duruşmasında delil ve tanık bildirmesi için verilen kesin sürede yeni delil ve tanık bildirmediği, davasının ispatı bakımından adli rapora dayandıklarını bildirdiği anlaşılmaktadır. Davacı kadının dava dilekçesinde ileri sürdüğü fiziksel şiddet vakıası, dava dilekçesine ekli sunduğu adli rapor ve davalının cevabı birlikte değerlendirildiğinde davanın açılmasından kısa bir süre önce davalı erkeğin davacı kadına fiziksel şiddet uyguladığının kabulü gerekir. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK.md. 166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru değildir. Ne var ki bu husus ilk inceleme sırasında gözden kaçırıldığından, davacının karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin 04.07.2017 gün ve E.2016/2693-K.2017/8240 sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve hükmün açıklanan sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple davalının karar düzeltme isteğinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440-442. maddeleri gereğince KISMEN KABULÜNE, yukarıda gösterilen sebeple Daıremizin 04.07.2017 gün ve E.2016/2693-K.2017/8240 sayılı sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA ve hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA, istek halinde karar düzeltme harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 18.12.2017(Pzt.)