12. Ceza Dairesi 2017/7754 E. , 2018/522 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 89/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1.500,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Konya 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/05/2017 tarihli ve 2017/35 esas, 2017/327 sayılı kararına karşı katılan vekili tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin Konya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/07/2017 tarihli ve 2017/1164 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
1- Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 07/10/2016 tarihli ve 2016/5539 esas, 2016/13189 sayılı ilamında da belirtildiği üzere, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 324/1. madde ve fıkrasında yer alan "(1) Harçlar ve tarifesine göre ödenmesi gereken avukatlık ücretleri ile soruşturma ve kovuşturma evrelerinde yargılamanın yürütülmesi amacıyla Devlet Hazinesinden yapılan her türlü harcamalar ve taraflarca yapılan ödemeler yargılama giderleridir." şeklindeki hüküm ile yine anılan Kanun"un 325/1-2. madde ve fıkralarında yer alan "(1) Cezaya veya güvenlik tedbirine mahkûm edilmesi hâlinde, bütün yargılama giderleri sanığa yüklenir.(2) (Değişik fıkra: 06/12/2006 - 5560 S.K.27.md) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve cezanın ertelenmesi hallerinde de birinci fıkra hükmü uygulanır." şeklindeki hükümler birlikte değerlendirildiğinde, katılanın kendisini vekil ile temsil ettirdiği ve sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, katılan lehine sanık aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden anılan karara yönelik itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde,
2- Somut olayda, katılanın olay nedeniyle 5.000,00 Türk Lirası zararı olduğunu ve sanıkla uzlaşamadığını beyan etmesi karşısında, katılanın sanık hakkındaki şikayetin devam edip olay nedeniyle oluşan zararın giderilmediği ve CMK"nın 231/5. maddesinin 6. fırkasının (c) bendinde yer alan “Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi” koşulunun gerçekleşmediği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, CMK"nın 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 14/09/2017 gün ve 94660652-105-42-9038-2017 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02/10/2017 gün ve 2017/53525 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı itiraz kanun yoluna başvurulması hâlinde, itiraz merciinin hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesinin şartlarının oluşup oluşmadığı, bu kapsamda hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararını etkileyecek hukuka aykırılık ile kararda hukuka aykırılık bulunup bulunmadığını inceleyebileceği, açıklanmayan mahkumiyet hükmü içeriğindeki hukuka aykırılıkların ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması şartlarını etkilemesi halinde denetlenebileceği, bu kararın varlık ve uygulanma koşullarını etkilemeyip hükmün bünyesine dahil hukuka aykırılıkların ise ancak davanın düşmesi veya hükmün açıklanması halinde temyiz kanun yolu ile incelenebileceği, bu sebeple katılan lehine sanık aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği yönündeki itirazın bu aşamada değil hükmün açıklanması aşamasında değerlendirileceği ancak, katılanın 25/05/2017 tarihli celsede alınan beyanında "olay sebebiyle 5.000 TL zararı olduğunu, bunu sanıktan talep ettiğini, ancak zararını karşılamadığı için uzlaşamadıklarını, sanıktan şikayetçi olduğunu ve kamu davasına katılmak istediğini" beyan ettiği, böylelikle CMK"nın 231/5. maddesinin 6. fırkasının (c) bendinde yer alan “Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi” koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmakla;
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
Adalet Bakanlığının Konya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/07/2017 tarihli ve 2017/1164 değişik iş sayılı kararına yönelik,
A-)1. paragrafta yer alan Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteminin REDDİNE,
B-) 2. paragrafta yer alan kanun yararına bozma talebinin 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca KABULÜNE, Konya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/07/2017 tarihli ve 2017/1164 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.