Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3731
Karar No: 2017/4817
Karar Tarihi: 20.06.2017

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/3731 Esas 2017/4817 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Kınık Cumhuriyet Başsavcılığı, şüpheliler Şükriye Işılak ve diğerleri hakkında özel belgede sahtecilik ve görevi kötüye kullanma suçlamalarıyla yapılan soruşturma sonunda kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Ancak ihbarnameyle yapılan başvuruda, noter tarafından onaylanan ancak sahte olduğu iddia edilen şirket ana sözleşmesinin sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olduğu, bu nedenle şüphelilerin eylemlerinin resmi belgede sahtecilik suçuna uyduğu belirtildi. Bu nedenle, eski Kınık Noteri hakkında şikayet olunduğunda özel soruşturma usulüne tabi olan şüpheliler hakkında kovuşturma izni alınması gerektiği ve sahte resmi belgeyi kullanmanın da suç olduğu ifade edildi. Sonuç olarak, Bergama Sulh Ceza Hakimliği'nin kararı bozuldu ve dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi.
Kanun Maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e. maddesi, 204/1. maddesi; 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 153 ve 154. maddeleri; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2017/3731 E.  ,  2017/4817 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 02.11.2016 gün ve 2016-7087 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 24.11.2016 gün ve 2016/390545 KYB sayılı ihbarnamesi ile;
    Özel belgede sahtecilik ve görevi kötüye kullanma suçlarından şüpheliler ... Şükriye Işılak, ... . haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda Kınık Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 29/07/2015 tarihli ve 2012/772 soruşturma, 2015/302 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Bergama Sulh Ceza Hakimliğinin 17/09/2015 tarihli ve 2015/985 değişik iş sayılı kararının “Kınık Cumhuriyet Başsavcılığınca, şüphelilerin üzerlerine atılı eylemlerin özel belgede sahtecilik ve görevi kötüye kullanma suçları olarak nitelendirilerek, belirtilen suçlara ilişkin olarak suç tarihinin sahte olduğu iddia edilen şirket ana sözleşmesinin tanzim tarihi olan 16/05/2005 olduğu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 66/1-e. maddesi gereğince eylemlerin zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu, suç tarihinden itibaren zamanaşımı süresini kesen bir sebep bulunmadığı böylelikle de zamanaşımı süresinin dolduğundan bahisle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de,
    Öncelikle soruşturmaya konu 16/05/2005 tarihli ve 1471 yevmiye sayılı sahte olarak düzenlendiği iddia olunan şirket ana sözleşmesinin ilgili noter tarafından onaylanmış olması nedeniyle sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan bir resmi belge niteliğinde olduğu gözetildiğinde şirket kurucuları şüpheliler ...’ın eylemlerinin resmi belgede sahtecilik suçuna uyduğu, müşteki ...’ün 27/09/2012 tarihli şikayet dilekçesi ile 1471 yevmiye numaralı 16/05/2005 tarihli ....şirket kuruluş ana sözleşmesindeki kendisine ait görünen imzaların kendisine ait olmadığını ve sahte olarak düzenlendiğini, bu durumun Kınık noteri ...in arkadaşı olması nedeniyle ....tarafından organize edildiğinin iddia olunduğu hususu da nazara alındığında Kınık Noteri... ve katibi ...ında eylemlerinin iştirak halinde resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu şeklinde değerlendirilmesi gerektiği,
    Bu kapsamda, atılı suçun zamanaşımı süresi dolduğu kabul olunsa dahi eski Kınık Noteri...hakkında şikayetçi olunması karşısında, özel soruşturma usulüne tabi olan adı geçen şüpheli hakkında 1512 sayılı Noterlik Kanunu hükümleri uygulanarak anılan Kanun’un 153 ve 154. maddeleri gereğince Adalet Bakanlığından kovuşturma izni alınması gerektiği,
    Resmi evrakta sahtecilik suçuna ilişkin 5237 sayılı Kanun"un 204/1. maddesinin “Bir resmi belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren veya sahte resmi belgeyi kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” şeklinde düzenlendiği, madde metninde sahte resmi belgeyi kullanma eyleminin de suç olarak tanımlandığı, bu kapsamda sahte olarak düzenlendiği iddia edilen ana sözleşmeyi bu özelliğini bilerek kullanılmış olması halinde şüphelilerin eylemlerinin anılan sözleşmenin kullanılmaya devam edildiği sürece temadi arz ettiği ve suç tarihinin de buna göre belirlenmesi gerektiği, kaldı ki suç tarihi belge düzenlenme tarihi olduğu kabul edilse dahi şüpheli Muharrem Baysan’ın 10 yıllık dava zamanaşımı süresi (lehe olan 765 sayılı Kanun’a göre) dolmadan Cumhuriyet Savcısı huzurunda ifadesinin alınarak zamanaşımı süresinin kesildiği ve tekrar işlemeye başladığı, yeniden başlama tarihinden itibaren de zamanaşımı süresinin halen devam ettiğinin,
    Gözetilerek itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
    Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    İncelenen dosya içeriğine göre; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden; Kınık Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 29/07/2015 tarih ve 2012/772 soruşturma sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Bergama Sulh Ceza Hakimliğinin 17/09/2015 tarih ve 2015/985 Değişik iş sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, gereğinin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.06.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.
















    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi