Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/8266
Karar No: 2018/16621
Karar Tarihi: 03.07.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/8266 Esas 2018/16621 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2018/8266 E.  ,  2018/16621 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : İŞE İADE

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin geçerli ve haklı sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı ... A.Ş. vekili, davacının iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshedildiğini ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacının diğer davalı şirketin işçisi olduğunu, feshin geçerli sebebe dayanmadığı iddiasının da dayanaksız olduğunu ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince, davacı işçinin eyleminin işyerinin düzen ve huzurunu bozduğunu, feshin haklı sebebe dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu :
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
    Bölge Adliye Mahkemesince, davacının iş sözleşmesinin, işyerinde çalıştırılabileceği başka kadro bulunmaması sebebiyle feshedildiği, davalı alt işveren şirketin hizmet alım sözleşmeleri kapsamında ... bünyesinde çalıştırdığı işçi ve şoför sayısı gözetildiğinde, işyerinde istihdam edilebileceği başka boş kadronun bulunmadığının ve bu bağlamda feshin son çare olması ilkesine uygun davranıldığının kanıtlanmadığından feshin geçersiz olduğu, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu gerekçesiyle, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak, davanın kabulü ile feshin geçersizliğine, davacının alt işveren şirkete ait işyerinde işe iadesine, mali sonuçlardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarının belirlenmesine karar verilmiştir
    Temyiz Başvurusu :
    Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Somut uyuşmazlıkta, davacı işçi, 27/09/2013-18/12/2015 tarihleri arasında, davalı alt işveren ... A.Ş.’nin işçisi olarak, diğer davalı ...’ne ait işyerinde çalışmıştır. Davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunduğu açıktır.
    16/10/2015 tarihinde, aynı işyerinde çalışan davalı tanığı ...’nin, işyerinde bulunan bir odadaki ara duvarın kaldırılarak odaların birleştirilmesi amacıyla yaptığı çalışma esnasında, davacının, tanığın yanına geldiği ve ne yaptığını sorduğu, ...’nin de ara duvarın kaldırıldığını söylemesi üzerine davacının "çok güzel olmuş, bir de araya perde çekip mum söndü oynayın" şeklinde onur, şeref ve saygınlığı rencide edecek nitelikte sözler sarf ettiği dosya kapsamı ve incelenen ceza dava dosyasıyla sabittir. Davacının bu eylemi sebebiyle, davalı alt işveren şirketin disiplin kurulunun 17/11/2015 tarihli kararıyla, fesih yerine üç yevmiye kesme yaptırımı uygulanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Ne var ki, davalı asıl işveren ..., davacının işyeri düzen ve huzurunu bozması sebebiyle, işyerinde çalışmasını uygun bulmamış ve bu durumu davalı şirkete 08/12/2015 tarihli yazı ile bildirmiştir. Yaşanan bu gelişme sonrasında ise, davalı şirket 18/12/2015 tarihli fesih bildirimi ile "Yeşil Alanlar İkmal Müdürlüğünde görev yapmakta iken şirketimize iade edilmiş bulunmaktasınız, şoförlükle ilgili görevlendirilecek açık kadro bulunmadığından konu ile ilgili yaptığımız değerlendirmede 18.12.2015 tarihi mesai bitimiyle iş akdinizin fesih edilmesine karar verilmiştir. Şirketimizce tarafınıza ihbar tazminatı ödenecek olup, kıdem tazminatınız ... tarafından ödenecektir." şeklinde gerekçe açıklamak suretiyle iş sözleşmesini geçerli sebep bulunduğu iddiasıyla feshetmiştir.
    ...’nin yukarıda bahsi geçen yazısı üzerine, davalı alt işveren şirketin davacıyı ...’nin işyerlerinde çalıştırma imkanı kalmamıştır.
    Davalı şirketin, davacı işçiyi, ... haricinde çalıştırabileceği başka bir işyerinin bulunup bulunmadığı bakımından ise; davacı taraf, hangi işyerinde ve işte çalıştırılmasının mümkün olduğu hususunda somut bir iddia ileri sürmemiştir. Feshin son çare olması ilkesine uyulup uyulmadığının ispatı noktasında, yükümlülüğün doğrudan işverene yükletilmesi doğru değildir. Öncelikle işçi tarafından somut bir şekilde hangi işyeri ve işte çalıştırılabileceği yönünden bir iddianın ileri sürülmüş olması şarttır. Davacı taraf, feshin son çare olma ilkesine uygun davranılmadığını ileri sürmüş ise de, az önce açıklanan bağlamda somut bir işyeri göstermemiştir. Bu durumda, işverenin feshin son çare olması ilkesini dikkate almadığını söylemek mümkün değildir. Anılan sebeplerle, iş sözleşmesinin feshi geçerli sebebe dayandığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
    Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
    HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
    1-Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2-Davanın REDDİNE,
    3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 35,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
    4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalı ... A.Ş.’nin yaptığı 60,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı ... A.Ş.’ye verilmesine, davalı ...’nin yaptığı 28,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı ...’ne verilmesine,
    5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
    6-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373. maddesinin 2. fıkrasında “Bölge adliye mahkemesinin düzelterek veya yeniden esas hakkında verdiği karar Yargıtayca tamamen veya kısmen bozulduğu takdirde dosya, kararı veren bölge adliye mahkemesi veya uygun görülen diğer bir bölge adliye mahkemesine gönderilir” hükmü bulunmakta ise de, eldeki davanın işe iade davası olduğu ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/3. maddesi uyarınca Dairemizce verilen kararın kesin nitelikte olduğu gözetilerek, dava dosyasının kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, karardan bir örneğin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
    7-Yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, kesin olarak 03/07/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi