1. Hukuk Dairesi 2015/1044 E. , 2015/2925 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : NAZİLLİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/02/2013
NUMARASI : 2009/117-2013/55
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kat mülkiyeti kurulu 407 ada 3 parseldeki 6 nolu meskenini finansman sağlamak amacıyla inançlı işlem gereği 21.04.2000 tarihinde dava dışı M.. Ş.."a devrettiğini, taşınmazın iadesinden önce yine inançlı işlem gereği talimatı doğrultusunda ......... davalıya aktardığını, davalı ile aralarında bankadan kredi temin edilmesi, kredi borcunun tarafından ödenmesi taşınmazda da oturmaya devam edeceği, borç bitince taşınmazın iade edileceği konusunda anlaştıklarını, alınan kredi bedelini belli aralıklarla elden davalıya verdiğini, davalının da bankaya yatırarak borcu ödediğini, bu konularda yazılı belgelerinin bulunduğunu, kredi ödemeleri bittikten sonra taşınmazın iadesini istediği halde davalının kabul etmediğini, ileri sürerek tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir.
Davalı, aynı yerle ilgili olarak açmış olduğu elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasının derdest olup, davaların birleştirilmesi gerektiğini, iddiaların doğru olmadığını, öte yandan davacının sunduğu 20.12.2002 tarihli sözleşme ile 05.01.2005 tarihli ödeme belgesindeki imzaların kendisine ait olmayıp sahte olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı dava açıldığı bildirilmiş ise de, hukuki nitelendirmenin hakime ait olduğu, inançlı işlemin özünü muvazaalı işlemin oluşturduğu, davacının çekişme konusu taşınmazın devrine ilişkin akitte taraf olmaması sebebi ile iddiasını her türlü delil ile ispat edebileceği, her ne kadar davacı tarafından sunulan 20.12.2002 tarihli sözleşme ile 05.01.2005 tarihli ödeme belgesindeki imzalar üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemeleri neticesinde davalının eli ürünü olmadığı tespit edilmiş ise de, toplanan diğer tüm deliller ve tanık anlatımları neticesinde çekişme konusu taşınmazın davalıya devrinin bedelsiz olduğu ve davalının kötüniyetli olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 11.11.2014 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ..........ile temyiz edilen vekili Avukat ......... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ............ tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 28.12.2013 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 1.100.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 6.403.15.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 26.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.