Silahla tehdit - silahla yaralama - 6136 sayılı Yasaya muhalefet - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/609 Esas 2021/1969 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/609
Karar No: 2021/1969
Karar Tarihi: 25.01.2021

Silahla tehdit - silahla yaralama - 6136 sayılı Yasaya muhalefet - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/609 Esas 2021/1969 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanığın silahla tehdit, silahla yaralama ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından mahkumiyet kararı verildi. Yerel mahkemece verilen hükümler bozuldu ve duruşma sürecindeki tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriği incelendi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecinde sanığa yükletilen suçlarda hukuka uygun işlem yapıldığı tespit edildi. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin bazı maddeleri iptal ettiği TCK'nın 53. maddesi ile ilgili olarak, hak yoksunluklarının koşullu salıverme tarihine kadar geçerli olduğu göz önünde bulundurulmadığı için hükümlerin bozulması gerektiği belirtildi. Kararda geçen kanun maddeleri TCK'nın 53. maddesi 1. fıkrası (b) ve (c) bentleri, 3. fıkrası ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve fıkrası, 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesidir.
4. Ceza Dairesi         2020/609 E.  ,  2021/1969 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Silahla tehdit, silahla yaralama, 6136 sayılı Yasaya muhalefet
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, hüküm başlığında mağdurun adı ... yerine, ... olarak yazılmış ise de, bu hususun mahallinde düzeltilebilecek bir hata olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    Sanığa yükletilen silahla tehdit, silahla yaralama ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Sanığın silahla ve kardeşe karşı yaralama eyleminde birden fazla nitelikli hal bulunmasına rağmen ceza alt sınırdan belirlenmiş ise de, aynı şekilde kurulan ilk hükmün yalnızca sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi nedeniyle, bu yönde yapılacak bir bozmanın sonuca etkili olmayacağı,
    Bu hususun dışında eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunlarda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak;


    Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının gözetilmesinde zorunluluk bulunması ve 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluklarının kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ise mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanığın TCK"nın 53/1-c. maddesinde yazılı haklardan koşullu salıverme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık ... (...) müdafii ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden hükümlerin bu nedenlerle bozulmasına, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılıklar yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının, tebliğnameye uygun olarak, hüküm fıkrasından TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının uygulanması ile ilgili bölümden b fıkrasının çıkartılarak ve “TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden aynı maddenin 3. fıkrası gereğince koşullu salıverilme tarihine” ibaresinden sonra “diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına " ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve Kanuna uygun olan HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.