Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/1469 Esas 2017/4112 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1469
Karar No: 2017/4112
Karar Tarihi: 14.07.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/1469 Esas 2017/4112 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davanın özel denetçi atanması istemli olduğu ve mahkemece reddedildiği, ancak davacıların Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi talebinde bulunduğu belirtiliyor. Davacıların avukatının feragat dilekçesi sunduğu ve davalı tarafın da bir itirazının olmadığı kaydediliyor. Feragat kararının kesinleşene kadar yapılabilir ve bu kararın kesin hüküm niteliği taşıdığı belirtiliyor. Davacıların feragat beyanının sonuç doğurucu nitelikte olduğu anlaşılıyor ve yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği belirtiliyor. Bu doğrultuda kararın bozulmasına, feragat konusunda hüküm verilmesi için yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verildiği ve temyiz isteminin incelenmesine gerek olmadığı belirtiliyor.


HMK’nın 74 ve 307 vd. maddeleri uyarınca davacıların feragat beyanının sonuç doğurucu olduğu ve Yargıtay İBK’nın 11.04.1940 gün ve 70 sayılı ve HGK’nun 21.11.1981 gün ve 1981/2-551 sayılı kararlarına uygun olarak yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği belirtiliyor.
11. Hukuk Dairesi         2016/1469 E.  ,  2017/4112 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki özel denetçi atanması istemli davada mahkemece verilen yukarıda tarih ve numarası yazılı olup davanın reddine dair kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş olmakla, dava dosyası Dairemize gönderilmiş olup, aşamada davacılar vekili Av. ..."in ibraz ettiği 24.05.2017 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiğini bildirdiği, keza davalı vekilinin de beyana bir diyecekleri olmadığını bildirdiği gözlenmiş olmakla dosya re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Uyuşmazlık üzerinde serbestçe tasarruf edilebilir niteliktedir. Davadan feragat karar kesinleşinceye değin yapılabilir ve yapıldığı anda kesin hüküm etkisi yaratır. Davacılar vekilinin usulen tevsik olunan davadan feragate ilişkin beyanının, HMK’nın 74 ve 307 vd. maddeleri uyarınca sonuç doğurucu nitelikte olduğu anlaşılmış, Yargıtay İBK’nın 11.04.1940 gün ve 70 sayılı ve HGK’nun 21.11.1981 gün ve 1981/2-551 sayılı kararları uyarınca, öncelikle, davacı yanın davadan feragatine ilişkin bir hüküm verilmesini teminen yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı yanın davadan feragatine yönelik bir karar verilmek üzere yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, bozma sebep ve şekline göre davacı yan vekilinin temyiz isteminin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 14/07/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.