20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3816 Karar No: 2017/8048 Karar Tarihi: 19.10.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/3816 Esas 2017/8048 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/3816 E. , 2017/8048 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, 12/10/2010 tarihli dilekçeyle davalılar adına tapuda kayıtlı olan ... köyü, 101 ada 429 parsel sayılı taşınmazın, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının oluşmadığını ileri sürerek, çekişmeli taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ve Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, dava konusu taşınmazın keşifte belirlenen değerine göre sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiğinden, HUMK"nın 1, 7 ve son maddeleri gereğince mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili ... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro sonucu davalı gerçek kişiler adına tesbiti itirazsız kesinleşen parselin tapu kaydının iptali ve tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 2006 yılında yapılan orman kadastrosu 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4/3. maddesine göre yapılıp, tesbit tarihinden önce kesinleşmiş, 25.04.2008 tarihinde kesinleşen arazi kadastrosu sonucu, ... köyü 103 ada 429 parsel sayılı 1470,01 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, narenciye bahçesi niteliğiyle davalılar adına tapuya tescil edilmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava tarihi olan 14/10/2010 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan HUMK"ya göre, dava değeri gözetilerek görevli mahkemenin belirlenmesi gerektiğinden, mahkemece 18.10.2012 yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna göre taşınmazın dava tarihi itibari ile değerinin 4.410,03.-TL olarak tespit edilmesi karşısında görev sınırı ve dava tarihine göre uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerektiği belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 19/10/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.