11. Hukuk Dairesi 2016/3125 E. , 2017/4094 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10/12/2015 tarih ve 2014/1207-2015/1039 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 21.03.2017 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ..."da bulunan ... isimli müşteriden mermer siparişi aldığını, 22.05.2014 tarihinde 27 kasa mermer yükünü taşıması için davalıya verdiğini, davalı şirketin 23.05.2014 tarihinde 902210 nolu fatura ile 386-USD müvekkili şirkete fatura düzenlediğini ve karşılığında ödeme yapıldığını, davalının konşimento asılları kendisine teslim edilmeden malları alıcıya verdiğini, bu nedenle dava dışı alıcı firmanın fatura bedelini müvekkiline ödemediğini, konşimento belgesinin orijinal nüshalarının halen müvekkilinin elinde bulunduğunu, davalının tamamen kusurlu olması nedeniyle fatura bedelinin tahsil edilemediğini ileri sürerek, 10.802,38-USD"nin 25.06.2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ile davacı arasında taşımaya ilişkin bir sözleşme bulunmadığını, satılan malların teslim şeklinin FOB şeklinde olduğunu, bu nedenle malın alıcısı firmanın (...) müvekkili ile anlaşma yaptığını, müvekkili şirketin ... firması ile irtibata geçip aracılık işlemi yaptığını, davacıdan navlun almadığını, malların yurtdışında teslimatını yapan şirketin ... olduğunu, husumet yönünden davanın reddinin gerektiğini, müvekkilinin konşimentoya bakıldığında aracı olduğunu, asıl taşıyıcının ... firması olup, ... gemisi ile taşımanın yapıldığını, müvekkilinin sadece malların gemiye yüklenmesi konusunda aracılık işlemini yaptığını, TTK m. 917"ye göre taşıma işleri komisyoncusu olmadığını, davacı ile arasında herhangi bir sözleşme bulunmadığını, davacının malların teslim edilmemesi yönünde yazılı bir talimatının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, taşıyanın tedbirli bir taşıyanın göstermesi gereken özen ve dikkat yükümlülüğünü yerine getirmediği, TTK m.1178"e göre gönderilene usulüne uygun teslim yapılmadığı, TTK m.1179"a göre taşıyanın ve onun adına hareket eden adamlarının somut olaydaki fiili taşıyanın, ağır bir kusurunun pervasızca bir davranışının bu zarara sebebiyet verdiği, davalı taşıyanın TTK m.1187"e göre sınırsız sorumlu olduğu, davalının davada belirtmiş olduğu 23.05.2014 tarihli faturanın niteliğinin navlun ücreti olmadığı iddiası var ise de düzenlenen konşimentoya göre davalının taşıma işini üzerine almışdığı ve taşıyan sıfatını kazandığı gerekçesi ile davanın kabulü ile 10.802,38 USD"nin davalının temerrüt tarihi olan 25.06.2014 tarihinde itibaren işleyecek 3095 sayılı Yasa"nın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarınca ABD doları cinsi üzerinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanarak fiili ödeme günündeki döviz satış kuru üzerinden TL karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.231,11 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 12/07/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.