Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/9250 Esas 2018/16526 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/9250
Karar No: 2018/16526
Karar Tarihi: 03.07.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/9250 Esas 2018/16526 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2018/9250 E.  ,  2018/16526 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, 05.05.2006-03.08.2014 tarihleri arası asıl işveren olan davalı ..."de asfaltlama işi yapan diğer davalı şirket nezdinde çalıştığını, 03.08.2014 tarihinde iş akdini emeklilik sebebi ile feshettiğini ancak alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı alacağına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalılar, husumet itirazında bulunarak davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- 4857 sayılı İş Kanunu"nun 120. maddesi yollamasıyla, halen yürürlükte bulunan 1475 sayılı Kanunun 14. maddesinin onbirinci fıkrası hükmüne göre, kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmelidir. Faiz başlangıcı ise fesih tarihi olmalıdır. Ancak, yaşlılık, malullük aylığı ya da toptan ödeme almak için işyerinden ayrılma halinde, işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa başvurduğunu belgelemesi şarttır. Bu halde faiz başlangıcı da anılan belgenin işverene verildiği tarihtir. Emekliliğe hak kazanma belgesi işverene bildirilmemişse, işverence kıdem tazminatı olarak ilk taksitin ödendiği tarih bakiye kıdem tazminatı için faiz başlangıcı sayılmalıdır. Böyle bir taksit ödemesi de olmadığı durumlarda faiz başlangıcı, davanın açıldığı ya da icra takibinin yapıldığı tarihtir.
    Somut uyuşmazlıkta, davacının iş sözleşmesini emeklilik koşulları sağlaması sebebiyle feshettiği ve kıdem tazminatına hak kazandığı sabit ise de, emeklilik koşullarının sağlandığına ilişkin belgenin işverene sunulduğunun kanıtlanmamasına göre, dava konusu kıdem tazminatı alacağına dava tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde fesih tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak belirlenmesi hatalı olmuştur. Bu husus bozma sebebi ise de, hatanın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
    Sonuç : Yukarıda yazılı sebepten, temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan “ iş sözleşmesinin fesih tarihi olan 04.08.2014 tarihinden itibaren işleyecek” şeklindeki ifadenin silinerek yerine; "dava tarihi olan 27.08.2014 tarihinden itibaren işleyecek” ifadesinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.07.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.