Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13412 Esas 2017/4741 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/13412
Karar No: 2017/4741
Karar Tarihi: 19.06.2017

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13412 Esas 2017/4741 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında sahte nüfus cüzdanı kullanarak vekaletname düzenletme suçlamasıyla Bakırköy 14. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından mahkumiyet hükümü verilmiştir. Bu eylem zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçlarından ayrı ayrı mahkumiyet hükmüne neden olmuştur. Ancak ceza davası Dairemizce bozulmuş ve eylemin TCK'nın 206/1. maddesindeki suçu oluşturduğu kabul edilerek, sadece zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü verilmiştir. TCK'nın 204/1 ve 43/1. maddeleri gereğince hüküm kurulmuş, temel ceza belirlenirken TCK'nın 43. maddesi uyarınca orana uygun artırım yapılmıştır. Netice olarak sanık müdafiinin temyiz itirazları reddedilmiş ve hüküm onanmıştır.
Kanun maddeleri:
-TCK'nın 204/1-3, 43. maddeleri
-TCK'nın 206/1. maddesi
11. Ceza Dairesi         2017/13412 E.  ,  2017/4741 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Bakırköy 14. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 15.05.2007 gün ve 2005/345 Esas-2007/303 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında üzerinde kendisine ait fotoğraf bulunan sahte nüfus cüzdanıyla Bakırköy 13.Noterliğinde araç satışı için vekaletname düzenlettirmesinden ibaret eylemine ilişkin olarak, zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçlarından ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurulduğu, söz konusu hükmün Dairemizin 26.02.2013 gün ve 2011/4410 Esas-2013/3093 Karar sayılı ilamı ile “sanığın eyleminin farklı bir kurum olan nüfus idaresine ait sahte kimlikle, noterden sahte vekaletname düzenletmiş olması nedeniyle, teselsülen işlenen sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğundan, TCK‘nın 204/1-3, 43. maddeleri uyarınca cezalandırılması gerekirken, eyleminin TCK‘nın 206/1. maddesindeki suçu oluşturduğunun kabulüyle yazılı şekilde uygulama yapılması“ gerekçesiyle, kazanılmış hakkı saklı tutulmak koşuluyla bozulduğu, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda verilen hükümde, sanık hakkında yalnızca zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan, TCK‘nın 204/1 ve 43/1. maddeleri gereğince hüküm kurularak TCK‘nın 204/3. maddesinin uygulanmaması, TCK‘nın 204/1. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra TCK‘nın 43. maddesi uyarınca artırım yapılırken, Yasa‘da belirlenen oranın altında olacak şekilde artırım yapılarak eksik ceza tayini, kazanılmış hakka ilişkin uygulama yapılırken de, ilk hükümde TCK‘nın 204/1, 43/1 ve TCK‘nın 206/1. maddeleri uyarınca neticeten toplamda 2 yıl 9 ay hapis cezasına mahkum olan sanığa, yalnızca TCK‘nın 206/1. maddesi uyarınca hükmedilen 3 ay hapis cezası kazanılmış hak sınırı olarak kabul edilerek, eksik ceza tayini hususları aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılama, toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluş ve soruşturma sonucuna uygun şekilde vasfı tayin, cezayı arttırıcı sebebin nitelik ile derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre hükümde eleştirilen hususlar dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 19.06.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.