Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/4210
Karar No: 2017/4739
Karar Tarihi: 19.06.2017

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/4210 Esas 2017/4739 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanığın dolandırıcılık suçundan daha önce aldığı ceza ve sahte belge düzenlemesi suçundan yargılandığı davada, araçta bulunan sahte nüfus cüzdanı nedeniyle mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak, suça konu belgelerin aldatma niteliğinin incelenmeden karar verilmesi, belgelerin farklı tarihlerde düzenlenip düzenlenmediklerinin açıklığa kavuşturulmaması ve tekerrür hükümlerinin uygulanması konusunda tereddütler olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, TCK'nın 43/1, 51, 53, 58, 61, 157/1 ve 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ve CMK’nın 253/1 sayılı maddeleri yer almaktadır.
11. Ceza Dairesi         2015/4210 E.  ,  2017/4739 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Başka bir suç soruşturması kapsamında sanığın yolcu olarak bulunduğu ... adına kayıtlı... plaka sayılı araç içerisinde yapılan aramada, ön yolcu koltuğu kapı cebinde bulunan .... adına düzenlenen sahte nüfus cüzdanının sanık tarafından otel kaydı sırasında kullanıldığı, 29.05.2013 tarihli ekspertiz raporu ile de nüfus cüzdanında fotoğraf değişikliği yoluyla sahtecilik yapıldığının tespit edildiği anlaşılmakla, tebliğnamedeki bu hususa ilişen bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının takdirinin mahkemeye ait olduğu göz önüne alınarak, suça konu belgelerin duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özellikleri duruşma tutanağına yazıldıktan sonra aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının tespit edilmesi ve denetime olanak verecek şekilde dosya içine konulması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2-Suça konu belgelerin farklı tarihlerde düzenlenip düzenlenmediklerinin açıklığa kavuşturulması ile farklı tarihlerde düzenlendiklerinin anlaşılması halinde; sanığın eylemlerinin, TCK‘nın 43/1. maddesine göre aynı suç işleme kararının icrası kapsamında işlenip işlenmediğinin tespiti, belgelerin farklı tarihlerde düzenlendiklerinin kesin olarak ortaya konulamaması halinde, aynı anda ele geçirildikleri hususu da dikkate alındığında, suça konu belge sayısı ve çeşitliliği nazara alınarak TCK"nn 61. maddesi uyarınca alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde her bir belge yönünden ayrı ayrı resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurularak fazla ceza tayini,
    3-Sanığın adli sicil kaydına göre, daha önce Bakırköy 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/02/2013 tarih ve 2012/641 Esas-2013/94 Karar sayılı ilamı kapsamında, dolandırıcılık suçundan 10 ay hapis ve 100 TL adli para cezasına mahkum edildiği, verilen hapis cezasının TCK‘nın 51. maddesi gereğince ertelenmesine karar verildiği, kararın 15/03/2013 tarihinde kesinleştiği, suç tarihi itibariyle sanığın bu ilam uyarınca mükerrir olduğu, buna karşılık mahkemece gerekçeli kararda iş bu ilam ile birlikte sanığın aynı zamanda “Bursa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/01/2008 tarih ve 2002/953 Esas-2008/33 Karar sayılı ilamı ile 1918 Sayılı Yasaya Muhalefet etmek suçundan 963 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 29/02/2008 tarihinde kesinleştiği, 14/06/2011 tarihinde infaz edildiği, kararın kesinleşmesinden ve infazından sonra sanığın iş bu suçu işlediği, böylece sanığın bu mahkumiyetinin de TCK nın 58. maddesi anlamında tekerrüre esas kabul edilmesi gerektiğinden“ bahisle sanık hakkında TCK‘nın 58. maddesi gereğince tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilirken, iki farklı mahkeme ilamı gösterilmek suretiyle hüküm kurulduğu, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.06.2013 gün 2013/8-151/304 sayılı ilamında açıklandığı üzere, birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün bulunması halinde bunlardan en ağırının esas alınması gerektiği, suç tarihinde sanık hakkında ceza miktarı itibariyle daha ağır olması nedeniyle tekerrür hükümlerinin uygulanmasına esas alınması gereken Bakırköy 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/02/2013 tarih 2012/641 Esas 2013/94 Karar sayılı ilamının TCK’nın 157/1. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253/1. maddesi uyarınca, 5237 sayılı TCK’nın 157/1. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçunun uzlaşma kapsamına alınması karşısında; TCK’nın 7/2. maddesindeki “suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü de gözetilerek, mahkemesine ihbarda bulunulmak suretiyle, sanık hakkında uzlaşma hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesinden sonra, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, tekerrür hükümlerinin uygulanmasında iki farklı mahkeme kararı gösterilmek suretiyle infazda tereddüte neden olacak şekilde hüküm kurulması,
    4-5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 19.06.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.













    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi