17. Hukuk Dairesi 2015/12861 E. , 2018/2198 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın hukuki yarar yokluğundan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; taraflar arasında 25/02/2014 başlangıç tarihli kobi paket sigorta poliçesi sözleşmesi imzalandığını, 11/03/2014 tarihinde davacıya ait iş yerinde çıkan yangın neticesinde sigorta kapsamındaki demirbaş ve malzemelerin yanarak iş göremez hale geldiğini, bu konuda sigorta şirketlerine bilgi verildiğini ve sigorta eksperlerinin gelerek iş yerinde inceleme yaptıklarını,ancak bu sırada taahhütlerini yetiştirmek zorunda olan davacının yangında hasar gören kazanları 195.198,18.-TL"ye tamir ettirdiği,buna rağmen davalı ... şirketlerinin bu bedelinin 125.686,18.-TL"sini ödemediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000,00.-TL"nin davalılardan tahsiline karar verilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı ... vekili;davacı şirketin...10.Noterliği"nin 24/06/2014 tarih ve 24063 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile müvekkili şirketten davaya konu hasar için 125.686,15.-TL talep ettiğini,buradan açıkça görüleceği üzere davacının alacağının belirli alacak davası olduğunu, ancak davacının mahkemeden 5.000,00.-TL"lik kısmı için dava açtığını,dava öncesi çekilen ihtarname ile belirli hale getirilen alacağın kısmi dava olarak müvekkili şirkete yöneltilmesinin HMK"nın 107.ve 109.maddelerine aykırılık teşkil ettiğini, bu nedenle davacının davasının HMK"nın 114/h maddesi gereğince hukuksal yarar yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, davaya konu işyerinin müvekkili şirket tarafından 48923114 numaralı işyeri paket sigortası ile sigortalandığını, hasarın müvekkili şirkete ihbar edildiğini, hasarın boyutu ve nedeninin tespiti açısından müvekkili şirket tarafından eksper görevlendirilmesinin yapıldığını, müvekkili şirketin poliçe ve kanundan doğan her türlü hukuki sorumluluğunu yerine getirdiğini belirterek davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini savunmuştur.Davalı ... Sigorta Araç. Hİz. Ltd. Şti vekili; müvekkilinin diğer davalı ..."nin acentesi olup, poliçe ile ilgili açılan davalarda acentenin dava ehliyeti bulunmadığını, zira acentelerin TTK gereği tüm işlem ve eylemlerini acentesi oldukları şirket adına yürüttüklerini, acenteye bu nedenle husumet yöneltilemeyeceğini, davada talep konusu tazminatın davadan önce ... Sigorta tarafından ödendiğini, yeni HMK gereği davacının açtığı davanın kısmi dava olarak görülmesinin mümkün olmadığını, fahiş ve haksız hasar taleplerine de itiraz ettiklerini belirterek, davanın reddine ve yargılama giderlerinin davacıdan tahsiline karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; HMK"nın 109/2 ve 114/h maddeleri uyarınca davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığından davanın reddine,karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava işyeri sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece; HMK’nın 109/2 maddesi hükmüne göre dava hukuki yarar yokluğundan reddedilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir.Davacı, 11/03/2014te sigortalı iş yerinde çıkan yangın neticesinde sigorta kapsamındaki demirbaş ve malzemelerin yanarak iş göremez hale geldiğini yangında hasar gören malzemeleri 195.198,18.-TL"ye tamir ettirdiği,buna rağmen davalı ... şirketlerinin bu bedelinin 125.686,18.-TL"sini ödemediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000,00.-TL"nin davalılardan tahsilini talep etmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 109/1. maddesinde, talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda sadece bir kısmının da dava yoluyla ileri sürülebileceği belirtilmiştir. Aynı Kanunun 109/2. maddesinin değişiklik yapılmadan önceki halinde, talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz, hükmü yer almakta iken; Anayasa Mahkemesince 01/04/2015 tarihinde kabul edilen ve 11/04/2015 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi gereğince; bu düzenleme yürürlükten kaldırılmıştır. Anayasa Mahkemesinin iptal kararları derdest davalar hakkında da uygulanır. Bu durumda mahkemece, talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli olsa bile kısmi dava açılabilmesi mümkün hale gelmiştir. Somut olaya göre; davacı taraf yanan malzemelerin onarım bedelini belirterek dava açmışsa da sigortacı gerçek zararla sorumludur. Davacı vekili fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000-TL talep ederek, kısmi dava açmıştır. Davacı tarafın iddiasına göre, sigortalı işyerinde meydana gelen yangın nedeniyle işyerinde bulunan malzemelerde oluşan zarar bedelini talep etmiştir. Buna göre, davacının iddiası ile işyerinde oluşan gerçek hasar bedelinin kesin olarak belirlenebilmesi için yargılama yapılması gerekmektedir. Yukarıda anılan kanun hükümlerine göre, davacının kısmi dava açmasında hukuki yararın bulunduğunun kabul edilmesi gerekmektedir. Mahkemece, davacı talebine göre işyerinde meydana gelen hasarın belirlenmesi için yargılama gerektiğinden işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 12/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.