Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Polatlı Asliye 2.Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.06.2007 gün ve 2006/506-2007/379 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, karar önce Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 15.01.2009 tarih ve 2008/5864-2009/492 sayılı kararıyla onanmış; davalı vekilinin karar düzeltme istemi üzerine Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 25.03.2009 gün ve 2009/2453-4407 sayılı ilamı ile karar düzeltme istemi kabul edilerek ;
(...Dava, davalı idare tarafından demiryolu yapılması sırasında taşınmaza verilen zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş, davalının temyizi üzerine Dairemizce karar onanmış ve davalının karar düzeltme istemi üzerine dosya yeniden incelenmiştir.
11.2.1959 günlü ve 17/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının I. bendinde açıkça belirtildiği gibi, bir kamu kurumu tarafından verilen kararlar üzerine plan ve projesine göre bir yol yapılması dolayısıyla evinin duvarı yıkılan veya bodrum katını sel basan, bir su tesisi yapılması neticesinde tarlasındaki sular çekilip ağaçları ve mahsulleri kuruyan veya tarlası ekilemez hale gelen yahut tarlasının kenarından geçen derenin kuruması yüzünden tarlası susuz kalan veya su tesisinin bozukluğu yahut bakımındaki ihmal yüzünden tarlasını sular basıp bu suların getirdiği kumlardan dolayı tarlası artık ekilemeyecek duruma düşen kimsenin uğradığı zararlar gibi zararlar idari kararın ve fiilin neticesinde meydana gelen zararlardır. Zira bir kamu kurumunun görevlerinden olan bir işi yapmayı kararlaştırması idari bir karar olduğu gibi, bu kararı yerine getirmek üzere plan ve projeler yapıp o plan ve projeler gereğince işi görmesi de verilen kararın neticesi olan birer idari eylemdir. O halde sözü edilen kararda örnek olarak belirtilen bu eylemlerden doğan zararların ödettirilmesi istekleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesi hükmünce bir tam yargı davasıdır ve bu davalara bakma görevi idari yargı yerine aittir.
Temyize konu edilen olayda davacı, demiryolu yapımı nedeniyle taşınmazlarına taş, moloz ve toprak dökmek suretiyle taşınmazların kamulaştırılmayan kısımlarının amacına uygun olarak kullanılmasının engellendiğini, dökülen taş ve molozların taşınmazın kamulaştırılmayan kısımlarına yayılıp karıştığını, yağmur ve tuzlu taban suyunun akıtılması için bir menfez yapılmışsa da inşaat sırasında bu menfezin ağzına yaklaşık 40 kamyon toprak dökülerek menfezin görev yapmaz hale getirilmesi nedeniyle tuzlu ve çorak su gölü haline gelen taşınmazın tarım toprağı özelliğini kaybettiğini iddia ederek tazminat istediğine göre, yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddedilmemiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekirken onanmış olduğundan davalının bu bölüme yönelik karar düzeltme istemi kabul edilmeli, Dairemizin onama kararı kaldırılmalı ve karar yukarıda açıklanan nedenle bozulmalıdır...)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle,yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: 1- Davacılar vekili
2- Davalı TCDD vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Öncelikle belirtilmelidir ki, sağlıklı bir temyiz incelemesi yapılabilmesi için hükme esas alınan deliller ile dava evrakının eksiksiz olması, işlem sırasına göre belli bir düzen içinde bulunması gerekmektedir.
Nitekim, bu gereğin yerine getirilmesine yönelik olarak Hukuk ve Ticaret Mahkemeleri Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 25. maddesinde “dava dosyalarının düzenlenmesine ilişkin” kurallar açıklanmış ve aynı maddede dosyaya giren her kağıt ve evrakın dosyanın kapağında gösterilen belli hanelere düzgünce yazılması ve bu hanelerde yer alan numaraların dosyadaki evrak üzerinde de aynı sırayla gösterilmesi, tek kartona sığmayan dosyalarda başka bir kartona geçilmesi halinde de aynı kurallara uyularak iki ya da daha fazla kartonun sırasıyla birbiriyle ilgilendirilmesi gereğine işaret edilmiştir.
Uygulamada dizi pusulası olarak adlandırılan bu işlem dosyanın temyiz incelemesine eksiksiz gönderilmesini sağlamakla zaman ve evrak kaybını da önlemektedir.
Yine aynı Yönetmeliğin 53. maddesinin 5, 6, 7, 8. fıkralarında dosyaların temyiz incelemesine gönderilirken dikkat edilmesi gereken hususlar ve bununla ilgili sorumluluklar sıralanmıştır.
Direnme kararı ve ekleri temyiz incelemesi için gönderilmiş ise de yapılan incelemede;
Mahkemenin ilk kararının gerekçesinde dayanılan Polatlı Asliye 2.Hukuk Mahkemesinin 2005/440 ve 2004/417 esas sayılı taşınmazdaki kamulaştırmaya ilişkin dava dosyaları evrak arasında yer almamaktadır. Ayrıca bozma sonrası duruşma gününün ve direnme kararının ihbar olunana tebliğ edildiğine ilişkin belge de dosyada bulunmamaktadır.
İncelenmesine gerek görülen Polatlı Asliye 2.Hukuk Mahkemesinin 2005/440 ve 2004/417 esas sayılı taşınmazdaki kamulaştırmaya ilişkin dava dosyaları evraka eklenip, direnme kararının ihbar olunana tebliği sağlandıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay’a eksiksiz gönderilmek üzere dosyanın mahalline geri çevrilmesi gerekir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan eksikler giderilerek, dosyanın eksiksiz olarak, dizi pusulasına da bağlanmak suretiyle Yargıtay’a gönderilmesi için yerel mahkemeye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08.12.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.
Er