15. Ceza Dairesi 2017/6723 E. , 2019/9834 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK ‘nın 158/1-f-son, 62, 52/2-son, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Sanık ...."in suç tarihinde katılanın yetkilisi olduğu şirketten aldığı mal karşılığında, ölen sanık babası ..."in yetkilisi olduğu... Ürünleri Gıda Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti. adına çek düzenleme yetkisi olmadığı halde, suça konu 30/04/2007 keşide tarihli, 30.000TL bedelli çeki düzenleyerek, katılanın yetkilisi olduğu şirkete verdiği, süresi içinde bankaya ibraz edildiğinde, çekin karşılıksız çıktığı, bu nedenle ölen sanık ... aleyhine karşılıksız çek suçundan dava açıldığı, yapılan yargılama sonucu çekteki keşideci imzasının sanık ..."e ait olmadığının tespiti ile beraatine karar verildiği ve bu şekilde sanık....in banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda; katılan beyanı, sanık savunması, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından;
Yargıtay 15. Ceza dairesinin 24/06/2014 tarihli 2014/11661 esas, 2014/12621 kararı, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 12/06/2013 tarihli ve 2013/9695 esas, 2013/9982 sayılı kararı ile Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 30.03.1992 gün ve 80/98 sayılı kararında da belirtildiği üzere, önceden verilen rıza üzerine borçlu yerine onun imzasının atılmasında zarar verme bilinç ve iradesi ile hareket edilmediğinden suç kastından söz edilemeyeceği, rızanın açık veya zımni olabileceği gözönünde bulundurulduğunda,
Ölüm nedeniyle hakkında düşme kararı verilen şirket yetkilisi ve sanık ...."in babası olan ...’in soruşturmada alınan savunmasında, suça konu çekin rızası dışında elinden çıktığını beyan ettiği, sanığın ise savunmasında, babasının alzhemier hastası olduğunu ve işleri kendisinin takip ettiğini, hastalığından dolayı babasından vekalet almayı düşünemediğini savunduğu yine sanığın, çekin karşılığı olan malların teslim edilmemesi nedeniyle çeke ilişkin ödeme yapmadığını beyan ettiği anlaşılmakla, sanık tarafından, suça konu çekten önce, babasının yerine şirket adına keşide ettiği ve ödenmiş olan çeklerin bulunup bulunmadığının ve katılan tarafından çekin karşılığı olan malların sanığa teslim edilip edilmediğinin araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yazılı şekilde sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.