17. Hukuk Dairesi 2015/8238 E. , 2018/2188 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde; 02.11.2012 günü, ..."nın sevk ve idaresindeki ... Sigorta A.Ş tarafından sigortalanmış bulunan ... Plakalı motosiklet ile...Beldesi ... ... caddesi üzerinden, .../... köy yolu istikametine ilerlerken, şerit ihlali yaparak yolun sol tarafına geçmiş ve karşı yönden gelen müvekkili ..."in sevk ve idaresindeki ... plakalı motosiklete çarparak müvekkilinin ağır bir şekilde yaralanmasına, vücudunda kemik kırıklarının meydana gelmesine ve uzun süre tedavi süresi ile halen gözlerinde iyileşme imkanı olmayan görme kaybı bulunmasına, sol gözünün küresinin alınması ve çenesindeki kırıklar ile sürekli iş göremezlik haline gelmesine sebebiyet verdiğini, kazadan sonra düzenlenen kaza tespit raporu ile davalı sigorta şirketince sigortalanmış araç sürücüsünün asli kusurlu bulunduğunu, ayrıca ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2012/2788 soruşturma numaralı dosyasında da ... Adli Tıp Kurumunca düzenlenen raporda ..."nın asli kusurlu, müvekkilinin ise kusursuz olduğunun anlaşıldığını, her ne kadar davalı sigorta şirketinden 63.775,00 TL tazminat alınmışsa da, müvekkilinin kaza sonunda uğradığı zararın bu miktarın çok üzerinde olduğunu beyan ederek müvekkilinin sürekli iş göremezlik nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 5.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan kaza tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 30.12.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 134.736,19 TL’ye yükseltmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle HMK’nun 121. maddesi gereğince davaya ilişkin tüm delil örneklerinin tarafına tebliğ edilmediğini, delillerin tebliğine kadar davaya cevap hakları saklı kalmak kaydı ile söz konusu dava dilekçesi kapsamında davaya itiraz etme zarureti doğduğunu, davacının motosiklet kullanırken kask takmamış olup, aktüer hesabı üzerinden müterafik kusur miktarı olan % 25 kusur oranı indirildiğini, aktuürler siciline kayıtlı aktüer tarafından hesaplanan 84.993,40 TL tazminat miktarından % 25 kusur indirimi düşülerek davacıya 17.05.2013 tarihinde 63.775,00 TL ödeme yapıldığını, poliçe teminatı kapsamında hiçbir sorumlulukları bulunmadığını, müvekkil şirkette sigortalı motosiklet sürücüsünün ehliyetsiz olduğunu, bu nedenle davanın sigortalı ..."ya ihbarı gerektiğini beyan ederek haksız ve mesnetsiz davanın esastan ve usulden reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, davalının sigortalısının %100 kusurlu olduğu, davacının kaza neticesinde %43 oranında çalışma gücünü kaybettiği, yapılan hesaba göre toplam 207.804,87 TL maddi kayba uğradığı, davacının toplam zararının poliçe limiti dahilinde olduğu anlaşıldığından davacının davasının kabulüne, 134.736,19 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Her ne kadar ... Devlet Hastanesince düzenlenen rapora davacının % 32 maluliyetine ilişkin rapor, (ilgili yönetmeliğe uygun) ... Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Başkanlığınca düzenlenen raporda aynı yaralanmaya bağlı olarak davacının %43 oranında işgöremezlik oranı belirlenmiştir. Her iki rapor arasında açıkça ve büyük oranda bir çelişki bulunmaktadır. Yapılacak iş, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan olay tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine uygun çelişkiyi giderecek yeni bir rapor alınarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2)Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurun da kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu"nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Buna göre zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hâkim tazminat miktarını hafifletebilir.
Somut olayda, 02.11.2012 tarihli davacının genel adli muayene raporunda beyin travmasının mevcut olması, yüzde yüzeysel kesiler bulunması, çökme kırığının mevcut olması, burunda kanama, göz kapağında şişlik, 8 cm uzunluğunda derin kesi bulunduğu görülmektedir. Sürücünün yolculuğu esnasında koruyucu mahiyette kask takıp takmadığının araştırılarak sonucuna göre eğer kask takmamış ise müterafik kusurlu olduğu kabul edilerek, mahkemece, BK"nun 44. maddesi (TBK 52. md) uyarınca maddi tazminattan Daire ilkelerine göre %20 oranında indirim yapılarak karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir.
3)Bozma ilamının kapsam ve şekline göre; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 12.03.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.