Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3768
Karar No: 2015/2863
Karar Tarihi: 25.02.2015

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/3768 Esas 2015/2863 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı komşunun davacının samanlığına müdahale ettiği iddiasıyla açılan davada, mahkeme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil taleplerini kısmen kabul etti. Ancak, yapılan keşif sonucu dava konusu samanlığın davalının maliki olduğu parselle sınırlandığı belirlendi. Davalı ise, çekişmeli yer hakkında dava açtığını ve tapu iptal-tescil davasını kazandığını savundu. Mahkeme elatmanın önlenmesi ve ecrimisile hükmetti. Ancak, ecrimisil hesaplama yöntemi doğru yapılmadı ve davalının avukatlık ücreti takdir edilmedi. Karar, temyiz edildi ve Yargıtay mahkemenin kararını bozdu.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı Türk Vatandaşlık Kanunu
- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi
1. Hukuk Dairesi         2014/3768 E.  ,  2015/2863 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : KIRKLARELİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/06/2012
NUMARASI : 2008/725-2012/286

Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ........... raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Davacı, kayden maliki olduğu 140 ada 3 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan samanlığı komşu 2 parsel maliki davalının kullanmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve dava tarihinden geriye dönük aylık 100,00 TL"den 5 yıllık toplam 6.000,00 TL ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
Davalı,dava konusu samanlığın maliki olduğu 140 ada 2 parsel içersinde kaldığını belirtip davanın reddini savunmuş; yargılama aşamasında ise çekişmeli yer hakkında Kırklareli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/481 Esasına kayıtlı açmış olduğu tapu iptali ile tescil davasının sonucunun beklenmesini bildirmiştir.
Mahkemece,çekişmeli samanlığın davacı taşınmaz içerisinde bulunduğunun keşfen saptandığı gerekçesi ile elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne; ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu arsa vasfındaki 140 ada 3 parsel sayılı taşınmazın davacı,komşu 2 parsel sayılı taşınmazın ise davalı adına kayıtlı olduğu,davalının mirasbırakanı aynı zamanda bayi olan Hüsnü tarafından yaptırılan ve onun kullanımında bulunan dava konusu samanlığın keşif neticesinde tanzim edilen fenni bilirkişi raporuna göre davacıya ait 3 parsel içersinde kaldığı; yargılama aşamasında davalının çekişmeli yer hakkında davacı aleyhine Kırklareli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/481 Esasına kayıtlı açmış olduğu tapu iptal-tescil davasının Mahkemenin 2011/69 Karar sayılı ilamı ile reddedildiği ve kararın derecattan geçmek suretiyle kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki;mahkemece, davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan ve tasarrufunu haklı kılan bir neden bulunmadığı anlaşıldığına göre elatmanın önlenmesine ve ecrimisile karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.Davalı vekilinin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine.
./..
Davalı vekilinin öteki temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği üzere;ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık olmalı ve değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere uygun şekilde HMK"nin 266 vd. maddelerine uygun olarak açıklanması gereklidir.
Bu nedenle,eğer arsa ve binalarda kira esasına göre talep varsa, taraflardan emsal kira sözleşmeleri istenmeli, gerekirse benzer nitelikli yerlerin işgal tarihindeki kira bedelleri araştırılıp, varsa emsal kira sözleşmeleri de getirtilmeli, dava konusu taşınmaz ile emsalin somut karşılaştırması yapılmalı, üstün veya eksik tarafları belirlenmelidir.
İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirlenir. Sonraki dönemler için ecrimisil değeri ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edilir.
Somut olaya gelince;kira esasına göre ecrimisil hesaplaması yapılmasında bir isabetsizlik bulunmasa da, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, taşınmazın dava tarihindeki kira bedeli belirlenerek geriye dönük olarak ecrimisil hesabı yapıldığı;ayrıca dava konusu samanlığın davalının bayi aynı zamanda mirasbırakanı Hüsnü tarafından yaptırıldığı halde yapı üzerinden ecrimisil hesabı yapıldığı görülmektedir.
Hal böyle olunca; mahkemece,alanında uzman bilirkişiler ile taşınmaz başında keşif yapılması, öncelikle davalıya ait samanlığın (yapının) davacının 3 parsel sayılı taşınmazının zeminindeki kapladığı alan (tecavüz miktarı) belirlenmeli;ondan sonra tespit edilen zemin (arsa) üzerinden yukarıdaki ilkeler doğrultusunda ecrimisil istenilen ilk dönemi başlangıç tarihi olarak baz alınarak bilirkişilerce ilk dönem için ecrimisil belirlenmesi, sonraki dönemler için bu miktara ÜFE oranının tamamının yansıtılması suretiyle belirlenecek ecrimisile hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Kabule göre de;davacının ecrimisil isteminin bir bolümü kabul edilip bir bölümü reddedildiğine göre davada kendisini vekil aracılığı ile temsil ettiren davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince avukatlık ücreti takdir edilmemiş olması da isabetsizdir.
Davalı vekilinin temyiz itirazı açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi