11. Ceza Dairesi 2017/11818 E. , 2017/4718 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine incelenen dosya içeriğine göre sanığın ve Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine: ancak;
1- 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesinin birinci fıkrasında temel cezanın belirlenmesinde göz önünde bulundurulması gereken hususlar; "suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı, failin güttüğü amaç ve saik" şeklinde düzenlenmiştir. Kanun koyucu, cezanın kişiselleştirilmesinin sağlanması bakımından hâkime somut olayın özellikleri ve işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı bir şekilde gerekçesini de göstererek iki sınır arasında temel cezayı belirleme yetki ve görevi yüklemiştir. Ancak hâkimin cezayı belirlerken dayandığı gerekçe, bu düzenlemelere uygun olarak, suçun işleniş biçimi, suç işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik ile dosya içeriğine yansıyan bilgi ve belgelerin isabetle değerlendirildiğini gösterir biçimde yasal ve yeterli olmalıdır. Bu kapsamda; sanık hakkında, hükmün gerekçesinde; sanığın sahte olan nüfus cüzdanını hem düzenleyip hem de kullandığı, bu suretle 5237 sayılı TCK’nın 204. maddesinde düzenlenen suçun unsurlarından ikisini bir arada gerçekleştirdiğinden bahisle sanık hakkındaki temel cezanın teşdiden uygulandığı belirtildiği halde; hüküm fıkrasında, suçun işleniş biçimi, suç konusunun önem ve değeri, sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı nazara alınarak teşdit uygulandığının yazılması ile çelişkiye düşülerek, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçeyle teşdiden uygulama yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
2- Sanığın adli sicil kaydında yer alan Şanlıurfa 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.05.2009 tarih ve 2008/138 Esas ve 2009/100 Karar sayılı, uyuşturucu madde kullanmak suçundan 5237 sayılı TCK"nın 191/1. maddesi uyarınca 10 ay hapis cezası yerine tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına dair ilamının tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
3- 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.