
Esas No: 2018/1470
Karar No: 2018/14424
Karar Tarihi: 22.10.2018
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/1470 Esas 2018/14424 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Mala zarar verme suçu yönünden;
14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000. TL"ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 1.320 TL adli para cezasına ilişkin hükümlerin, cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazlarının tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçları yönünden;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Her ne kadar, suça sürüklenen çocuğun daha önce hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunması nedeni ile yasal şartları oluşmadığı gerekçesine dayanılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de, yargılama konusu olayda suç tarihinin 01/01/2014 olması karşısında suça sürüklenen çocuk hakkında lehe olan kanunun uygulanması gerektiği ve buna göre 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik 231/8. maddesinde yer alan "Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez." şeklindeki düzenlemenin uygulanamayacağı cihetle, suça sürüklenen çocuğun suç tarihi itibariyle daha önce kasıtlı bir suçtan mahkumiyetinin bulunmaması, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmesi ve suç nedeni ile oluşmuş bir zarar da bulunmaması karşısında yalnızca "suça sürüklenen çocuğun daha önce hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunması" gerekçesine dayanılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 22.10.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.