6. Hukuk Dairesi 2015/3428 E. , 2016/248 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, dava dilekçesinde; Davaya konu otel vasıflı taşınmazda 1/9 oranında pay sahibi olduğunu, 2006 yılında yapılan sözlü kira akdi ile kendisi ve taşınmazın diğer pay sahiplerinin davaya konu yeri davalıya aylık 69.000,00 TL bedelle ve yıllık kira artışının da Tüfe-Üfe ortalamasına göre yapılacağı kararlaştırılarak kiraya verildiğini, davalının kira sözleşmesinin başlangıcından itibaren hiç kira ödemediğini, 2012 yılına ilişkin olarak Ağustos ayı itibarıyla davalıdan 101.512,00 TL kira alacağı ve 2.937,50 TL işlemiş faiz alacağının bulunduğunu belirterek alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili ise davacı ile müvekkili arasında yazılı veya sözlü kira ilişkisi bulunmadığını, davalının tapu maliki ...’ın mirasçısı olduğunu, davalının aynı zamanda miras yoluyla müvekkili şirketin de hissedarları arasında olduğunu, kira bedeli olarak talep edilen miktarın da yüksek olduğunu, taşınmaz şirket hissedarları adına olduğu için stopajın ilgili vergi dairesine kira bedellerinin de şirket hissedarlarının şirket cari hesaplarına hissedarlar lehine alacak olarak kayıt edildiğini, maliyeye bildirilen kira ve stopaj dışında hissedarlar ile şirket arasında iddia edildiği gibi ayrıca kararlaştırılan bir kira bedeli bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının iddia ettiği kira miktarı ve artış düzenlemesi uyarınca yapılan hesaplama sonucunda davacının iddiasına göre 2012 yılında ödenmesi gereken aylık kira miktarının 111.367,33 TL olduğu davacının 1/9 payına düşen kira bedelinin 12.374,14 TL olduğu 8 aylık tutarının 98.993,12 TL işlemiş faiz miktarının ise 2.752,10 TL olduğu belirtilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda Davanın kısmen kabulü ile; 2012 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos aylarına ait davacının hissesine düşen 98.993,12 TL kira alacağı ve 2.752,10 TL işlemiş faizinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosya kapsamına toplanan delillere mevcut deliller takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazların yerinde değildir.
2-) Davalı vekilinin hükmolunan alacak miktarına yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Kural olarak kira sözleşmesi şekle bağlı değildir. Yazılı olarak yapılabileceği gibi sözlü olarak da yapılabilir. Kira sözleşmesinin yazılı olması zorunluluğu bulunmadığından, kira ilişkisinin varlığı ve koşullarının ispatı önem kazanmaktadır. Kira sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, kira ilişkisi ve kira miktarının kiraya veren, ödeme savunmasının ise kiracı tarafından ispatlanması gerekir. Mahkemece, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulmuş ise de bilirkişi raporunda, davacının iddia ettiği aylık kira miktarı ve yine iddia edilen artış şartına göre hesaplama yapılmış olup bu konulardaki davacı iddiası dosya arasında bulunan delillerle kanıtlanamamıştır. Mahkemece davacının sözlü olarak kararlaştırılan aylık kira bedeli ile kira artışı iddiasına ilişkin tüm delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmediğinden hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 21.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.