Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/5839 Esas 2017/4703 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/5839
Karar No: 2017/4703
Karar Tarihi: 19.06.2017

Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/5839 Esas 2017/4703 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından görülen bir davada, sanık özel belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı aldı. Ancak, mahkemenin yapılan yargılamaya ve toplanan delillere uygun bir karar vermesine rağmen, kararda eksiklikler olduğu belirtilmiştir. Bu eksiklikler şu şekildedir:
1- Suçun işlendiği tarihlerden önce yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun ilgili maddelerinin göz önüne alınmadığı,
2- Delil olarak sunulan abonelik sözleşmelerinin dosyada saklanmaması yerine iadesine karar verilmesi,
3- Sanığın cezaevinde iken sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilinceye kadar, diğer kişiler üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılması gerektiği göz önüne alınmadığı.
Bu nedenlerden dolayı, kararın bozulması ve sanığın temyiz itirazlarının kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- TCK 58. madde (tekerrür hükümlerinin uygulanmaması),
- 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesi (abonelik bilgilerine gerçek dışı bilgi verilemez) ve 56/2
11. Ceza Dairesi         2015/5839 E.  ,  2017/4703 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Özel belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK"nın 58. maddesi gereğince tekerrür hükümlerinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Suç ve hüküm tarihlerinden önce, 10.11.2008 tarihli ve 27050 (Mükerrer) sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile 56/2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilip, sanığa usulüne uygun şekilde ön ödeme ihtarı yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Suça konu abonelik sözleşmelerinin dosyada delil olarak saklanması yerine iadesine karar verilmesi,
    3-Kabule göre ; TCK"nın 53/3 maddesi gereği, sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilinceye kadar, diğer kişiler üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.