Esas No: 2022/230
Karar No: 2022/915
Karar Tarihi: 17.10.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/230 Esas 2022/915 Karar Sayılı İlamı
T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/230 Esas
KARAR NO : 2022/915
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/03/2022
KARAR TARİHİ : 17/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin işleten ve sürücüsü olduğu ..... plakalı araç ile Büyükçekmece istikametinden Silivri istikametine seyir halinde iken yine aynı istikamette seyir eden ..... plakalı araca arkadan çarpması neticesinde maddi hasarlı ve yaralanmalı kazaya sebebiyet verdiği, kazada davalıya ait araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu, kaza sonrasında onarım için aracın servise bırakıldığı ve serviste kaldığı sürede aracın müvekkili tarafından kullanılamadığı, müvekkilinin aracı rent a car olarak verdiği, günlük net kazancının 300,00 TL olduğu, müvekkilinin ticari aracını 26 gün kullanamaması nedeni ile 7.800,00 TL alacağının tahsili amacıyla Büyükçekmece .... İcra Müdürlüğünün ..... E. Sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı neticesinde takibin durduğunu belirterek davacı vekili davanın kabulü ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu araçlarının ticari araç olduğunu ve rent a car olarak kiralandığını iddia ettiğini ancak araca ait dosyaya ibraz edilen ruhsat incelendiğinde aracın ticari değil hususi araç olarak trafiğe kayıtlı olduğunun görüldüğü, dava dilekçesi ve deliller incelendiğinde davacının dava konusu aracı hangi ticari işletme altında kiraladığı anlaşılamadığını, davacının İTO kayıtları incelendiğinde adına herhangi bir ticari işletmenin bulunmadığını görüleceğini, davacı tarafından dosyaya sunulan "Rent A Car Kira Sözleşmesi" başlıklı belge, her zaman geçmişe dönük olarak düzenlenebilecek bir sözleşme olduğunu ve davacının iddiasını kanıtlamaya yetmeyeceğini ayrıca davalının %100 kusurlu olduğunu gösterir bir bilirkişi raporu bulunmadığını ve bu hususta mahkeme kararının da bulunmadığını, davacı, kaza nedeniyle uğradığı zararların tamamını zorunlu trafik sigortasından karşılamış olduğunu davalılardan bir alacağı bulunmadığını belirterek davalı vekili davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
İş bu dava itirazın iptali istemine yönelik olup;
6102 sayılı TTK'nun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için ya uyuşmazlık konusu iş tarafların her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi'nin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır.
6335 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce yargılamanın her aşamasında re'sen incelenir.
5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 6. maddesi ve 6100 sayılı HMK 2. Maddesi gereğince, genel görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Asliye ticaret mahkemeleri ise özel mahkeme niteliğindedir.
Somut olayda davacının tacir olmadığı ,kazaya karışan aracın da ticari vasıflı, uyuşmazlık konusunun da Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda Asliye Ticaret Mahkemesi'nin bakacağı yönünde düzenleme bulunan işlerden olmadığı, davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu anlaşılmaktadır.
HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114. Ve 115. Maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
3-HMK nun 20. Maddesine göre kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde müracaat halinde dosyanın yetkili ve görevli Bakırköy Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,aksi halde aynı madde gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
4-HMK 331/2 maddesi gereği Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/10/2022
Katip ...
e-imzalıdır
Hakim ...
e-imzalıdır