Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2009/4457 Esas 2010/1590 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/4457
Karar No: 2010/1590
Karar Tarihi: 05.04.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2009/4457 Esas 2010/1590 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2009/4457 E.  ,  2010/1590 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi

    ... ile ... aralarındaki elatmanın önlenmesi davasının reddine dair Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 25.12.2007 gün ve 147/483 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı ... vekili tarafından davalı ... aleyhine açılan elatmanın önlenmesi davasının mahkemece, üçüncü kişi üzerine tapuda kayıtlı arsanın kendisine ait olduğunun ileri sürülemeyeceği, bu arsa üzerindeki muhtesat yönünden elatmanın önlenmesi istenemeyeceği, ancak arsanın alımı ve evin yapımına yaptığı katkı oranında alacak talebinde bulunulabileceği, bu konuda açılmış dava da bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, tapuda dava dışı Hazine adına arsa vasfı ile kayıtlı 25955 ada 10 parsel üzerinde yapılan iki katlı binanın birinci katının ağabeylerinin de yardımı ile vekil edeninin parası ile yapıldığını, davalının, vekil edenine ait dava konusu birinci kattaki eve vekil edenini sokmadığını açıklayarak elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuştur. Dava dilekçesi kapsamı ve dosyadaki bilgi ve belgelere göre, uyuşmazlık, zemine ilişkin olmayıp, üçüncü kişiye ait arsa üzerinde yapılan binanın birinci katındaki eve (daireye) ilişkindir. Bu bakımdan açılan dava TMK. nun 683. maddesi gereğince ayni hakka dayalı açılan, binanın birinci katına davalı tarafından yapılan müdahalenin önlenmesi davası olarak nitelendirilip toplanan deliller değerlendirilerek sonuçlandırılması gerekirken nitelemede hataya düşülerek üçüncü kişiye ait arsa üzerindeki muhtesatla ilgili müdahalenin önlenmesi talebinde bulunulamayacağı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru olmamıştır.
    Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile usul ve kanuna aykırı görülen hükmün HUMK.nun 428.maddesi hükmü uyarınca BOZULMASINA ve 14,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 05.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.